Habbâb bin Eret (radıyallahü anh)

Eshab-ı kiramdan olan Habbâb radıyallahü anh, koruyucusuz olmasına rağmen, Müslüman olduğunu açıklamaktan çekinmemişti. Kureyşli müşrikler onun İslâma girdiğini duyunca, ona işkence ve eziyet etmeye başladılar. Çıplak vücuduna demir gömlek giydirip, en sıcak günde, Ramdâ’da, vücudunun yağı eritilircesine, güneş altında tutulduğu da olurdu. Güneşten kızgın hâle gelmiş, ya da ateşle kızdırılmış olan taşa, çıplak sırtı bastırıldığı hâlde, söyletmek istedikleri küfrü gerektiren sözleri, ona söyletemezlerdi! O büyük bir îmânla;
-Allah birdir, Muhammed aleyhisselâm O’nun Peygamberidir, diye haykırırdı.

Ateş sönünceye kadar!
Bunun üzerine müşrikler hırslarından deliye döner, daha fazla işkence yapmaya başlarlardı.
Nitekim müşrikler, bir gün, onu yakalayıp soydular. Düz bir yerde yaktıkları ateşin içine, sırtüstü yatırdılar. İçlerinden birisi, ayağı ile onun göğsünün üzerine basıp, ateş sönünceye kadar, kendisini o hâlde tuttu. Yıllar geçtiği hâlde bile, Habbâb’ın sırtındaki yanıkların izleri, alacaları kaybolmadı!..
Hazreti Ömer, Halîfeliği sırasında, Habbâb’a, müşriklerden çektiği işkenceyi sormuştu. Habbâb dedi ki:
-Ey mü’minlerin emîri! Bak sırtıma!
Hazreti Ömer, onun sırtına bakınca buyurdu ki:
-Doğrusu ben, insan sırtının böylesini hiç görmemiştim!
Bunun üzerine, Habbâb dedi ki:
-Benim için bir ateş yakmışlardı da, ben, onun üzerine sürüklenip atılmıştım. O ateşi, ancak benim sırt etimin yağı söndürmüştü!..
Hazreti Habbâb, Resûlullahın bütün gazâlarına iştirak etti. Küçük seriyyelerden bazılarında da bulunmuştur.
Hazreti Ebû Bekir devrinde, yalancı peygamberlerle yapılan muharebelere ve Sûriye taraflarında yapılan seferlere de katılmıştır. Memleketi Kûfe şehrinde vefât etti.

“Öyle bir dünyalık ki!”
Kays bin Ebi Hazim’den rivayet edilir:
-Habbab’ı hastalığında ziyaret etmiştik. Karnının yedi yerinden dağlanmıştı. Dedi ki:
-Eğer Resulullah (sallallahü aleyhi ve sellem) nehyetmemiş olsaydı, ölümü hemen isterdim. Bizden öncekiler nail olduklarını yemeden geçip gittiler. Biz de öyle bir dünyalığa ulaştık ki herhangi birimiz onu toprağa (binaya) harcamaktan başka ne yapacağını bilemez oldu. Her Müslüman toprağa harcadığı dışında her harcamasından ecir alır...

Toplam Görüntülenme: 2220

Yayın tarihi: Çarşamba, 11 Ocak 2006

Bunları okudunuz mu?