Belek Bey

Belek Bey, Haçlılara karşı büyük zaferler kazanan Artuklu Emiridir. Amcası İlgazi, Artuklular’ın Mardin; diğer amcası Sökmen ise Hasankeyf kolunun Beyi idi. Sökmen Bey, Haçlılara karşı gösterdiği kahramanlıklardan dolayı Selçuklu Sultanı Tutuş tarafından kendilerine verilen Surve şehrini yeğeni Belek’e verdi. Ancak 1098 senesinde, Kudüs ve havalisinin Fatımiler’in eline geçmesinden az sonra, Suruç, Hristiyanların eline düştü. Belek Bey, bundan sonra bir süre daha amcası Sökmen ve İlgazi’nin hizmetinde bulundu...

Harput kolununun Beyi
1113 senesinde amcası İlgazi’nin yardımı ile Harput ve Palu bölgesini ele geçiren Belek Bey, bu bölgede, Artuklular’ın Harput kolunu kurdu. Amcası İlgazi’nin ölümü üzerine Haçlılara karşı yapılan savaşların idaresini Belek Bey üstlendi. 1122 senesinde Urfa Kontu Jocelin ile Birecik Senyörü Galeran’ın ordusunu imha ederek, Kont’u ve Senyör’ü esir alarak Harput Kalesine hapsettirdi...
Kudüs Kralı İkinci Baudouin intikam almak ve Haçlı Kontlarını kurtarmak için büyük bir orduyla harekete geçti. Fakat, Belek Bey, daha hızlı davranarak, Haçlıları Raban’da pusuya düşürüp kılıçtan geçirdi. Kudüs Kralını ve yeğenini esir alarak hapsetti. Selçuklu Sultanı Mahmud, kazandığı zaferlerden dolayı Belek Bey’i Haçlılara karşı savaşan Türk kuvvetlerine başkumandan tayin etti.
Belek Bey, Franklar’ın üzerine sefer düzenledi. Müşhile mevkiinde Haçlıları hezimete uğrattı ve Mucaddat Kalesini fethetti. Daha sona Menbic Kalesini kuşattı. Kaleye yardım için Maraş Kontu Geofroy komutasında on bin kişilik Haçlı ordusu, Menbic önüne geldi. Kuşatmayı kaldırmayarak arkasını sağlama alan Belek Bey, 1124 senesi Mayıs ayının beşinde Haçlı ordusuyla karşılaştı. Çok şiddetli geçen muharebe, Türk ordusunun büyük zaferi ile sona erdi. Maraş Kontu dahil olmak üzere, zulümleri ile meşhur Haçlı şövalyeleri öldürüldü ve pek çoğu da esir edildi.

Menbic’de şehit oldu
Bu zaferden sonra Belek Bey, Menbic’in muhasarasını şiddetlendirdi. Ancak, kuşatma sırasında mancınıkların yerleştirilmesi gereken yerleri gösterirken kaleden atılan bir ok, sol köprücük kemiğini parçaladı. “Bu ok bütün Müslümanlara vurulmuş bir darbedir” diyerek ruhunu orada teslim etti (1124).
Yeğeni Timurtaş, ordunun komutasını ele alarak, cenazeyi Halep’e yolladı; İbrahim aleyhisselamın makamı önüne defnedildi...

Toplam Görüntülenme: 2082

Yayın tarihi: Cumartesi, 29 Nisan 2006

Bunları okudunuz mu?