Kabirleri ziyâret etmek sünnettir

İbn-i Hımsî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimidir. 777 (m. 1375)’de Suriye’de Humus (Hıms)’ta doğdu. 861 (m. 1457)’de Kudüs’te vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Müslümanların kabirlerini ziyaret etmek sünnettir. Ölümü hatırlamak ve ölüden ibret almak için kabir ziyaret etmek ve salihlerin, velîlerin kabirlerinden bereketlenmek müstehaptır. Mevta, cuma günü kabrini ziyaret edeni tanır. Resûlullah efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” her sene Uhud Dağı'ndaki şehidleri ziyaret edip, (Esselâmü aleyküm bi-mâ sabertüm fe-ni’me ukbeddâr) okurdu.
Hadîs-i şerîfte, (Üç mescidden başka mescidlere ziyaret için gidilmez) buyuruldu. Çünkü başka mescidlerin fazîletleri birbiri gibidir. Fakat evliyânın Allahü teâlâya kurbları hep bir değildir. Ziyâret edenler, her birinden başka başka faydalara kavuşurlar. Abdullah ibni Ömer “radıyallahü anhümâ” Resûlullah efendimiz için, vefatından sonra, umre yaptı. Hâlbuki umre yapmasını vasiyet etmemişti. Bunun gibi, İbnül-Muvaffık, Cüneyd-i Bağdâdî için yetmiş hac yaptı. İbni Serrâc, Resûlullah efendimiz için, on binden fazla hatim okudu ve kurban kesti. Ümmetin hediyeleri sebebi ile Resûlullah efendimizin derecesi yükselir. Nitekim kendisi, “Yâ Rabbî! İlmimi arttır!” diye dua buyururdu.
Kabir ziyâret ederken, kabir üzerinde oturmak, uyumak mekruhtur. Mezarlıktaki yolu, kabirler üzerinde, sonradan yapılmış zanneden kimse, bu yoldan geçmez. Bir kabre Kur’ân-ı kerîm okumak için, yanındaki eski kabirlerin üstüne basmak ve oturmak icap ederse mekruh olmaz. Yeni kabir üzerine, yine oturulmaz.
Mezarlıkdaki yeşil otları, dalları koparmak da mekruhtur. Kuru otları koparmak câizdir. Kabir üzerine çiçek ve ağaç dikmek meyyite faydalıdır, iyidir. Buna verilecek parayı namaz kılan fakire sadaka vermek daha iyidir. Kabristanda bulunan ağaç, orası kabristan yapılmadan evvel yetişmiş ise, toprak sahibinin mülkü olur. Ağacı ve meyvelerini dilediğine verir. Sahipsiz toprak olup, halk tarafından kabristan yapılmış ise, ağaçlar, meyveler ve toprak, önceden gelen âdete göre kullanılır. Ağaçlar, kabristan yapıldıktan sonra yetişmiş ise, bunları diken malum ise, o kimsenin mülkü olurlar. Bunları ve meyvelerini fakirlere sadaka verir. Ağaçlar, kendiliklerinden yetişmiş iseler, diken kimse bilinmiyorsa, hâkimin kararı ile amel olunur. İsterse, sattırıp, parasını kabristanın ihtiyaçlarına sarf ettirir.

Toplam Görüntülenme: 1288

Yayın tarihi: Cuma, 07 Nisan 2017

Bunları okudunuz mu?