Sultan ez-Zâhir ve Hıdır bin Ebî Bekr

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 04 Ocak 2009

Hıdır bin Ebî Bekr, Mısır’da yaşamış olan evliyânın büyüklerindendir. Âlim, kâmil, ârif, iyilik ve ihsân sâhibi bir zât olup, hâl ve kerâmetler sâhibi idi. Aslen Kuzey Irak’taki Cezîret-ibni Ömer denilen yerin Muhammediyye köyündendir. 675 (m. 1276) senesi Muharrem ayında Mısır’da vefât etti...

Devamını oku...

Cömertler cömerdi Haris bin Hişam

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 04 Ocak 2009

Haris bin Hişam (radıyallahü anh), Kureyş’in ileri gelenlerinden olup, meşhur müşrik Ebu Cehil’in kardeşiydi. İslamiyet’e çok geç dahil olmuş, Bedir ve Uhud savaşlarında müşriklerin yanında yer alarak Müslümanlara karşı savaşmıştır. Ebu Cehil gibi birinin kardeşi olmasına rağmen düşmanlıkta onun kadar ileri gitmemiştir. Mekke’nin fethinden sonra iman etmiştir...

Devamını oku...

Neccârzâde Mustafa Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 02 Ocak 2009

Anadolu’da yetişen büyük velîlerden olan Neccârzâde, doğmadan önce babası İbrâhim Efendiye rüyâsında bir zât; “Allahü teâlâ sana sâlih bir evlâd verecek. Bu evlâdın âlim ve ârif bir zât olacak. Çok evliyâ ve sâlih Müslüman yetiştirecektir. Doğduğu zaman ismini Mustafa koyunuz ve iyi yetişmesi için çok gayret ediniz” demişti. Bunun üzerine o doğunca babası ismini Mustafa koydu.

Devamını oku...

Bağdâdîzâde Hasan Çelebi

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 01 Ocak 2009

Osmanlı âlimlerinden olan Bağdâdîzâde Hasan Çelebi, önce Dimetoka’da bulunan Abdülvâsi’ Efendi Medresesi müderrisliğine ta’yin oldu. Daha sonra İnegöl Medresesi’ne, Pîri Paşa Medresesi’ne müderris olup, 955 (m. 1548) senesinde İznik Orhâniye Medresesi’nde, 962 (m. 1554) senesinde Edirne’deki Üç Şerefeli Medrese’de, 967 (m. 1559) senesinde Sahn-ı semân Medresesi’nde müderris olarak vazîfe yaptı. 967 (m. 1559) senesi sonlarına doğru Manisa müftîliğine ta’yin edildi. 970 (m. 1562) senesinde, Şehzâde Sultan Üçüncü Murâd’ın isteği üzerine bu vazîfeden alındı ve emekli oldu.

Devamını oku...

Bir derviş gâzi Dursun Fakîh

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 01 Ocak 2009

Aslen Karamanlı olan Dursun (Tursun) Fakîh hazretleri, aynı zamanda hocası Edebâlî hazretlerinin hemşehrîsidir. Bu mübarek zat, tasavvufta yüksek derecelere ulaşmıştı. Osman Bey zamanında, gazâ ve fetihlere iştirâk eder, gâzîlere imâmlık yapar vaaz ve nasîhatlerde bulunurdu.

Devamını oku...

Baba ile oğulun şehitlik kur'ası!..

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 31 Aralık 2008

Süleyman bin Bilâl hazretleri hadis âlimlerindendir. Doğum ve vefat tarihleri bilinmemektedir. Rivayet ettiği hadis-i şerifler “Kütüb-i sitte”de yer almaktadır... İmam Cafer-i Sadık’ın talebesidir. Kendisi de Abdullah bin Mübarek’in hocasıdır... Süleyman bin Bilâl hazretleri anlatıyor:

Devamını oku...

Beni en hayırlıyla baş başa bırak!..

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 30 Aralık 2008

Rufâî Tarikatı’nın kurucusu, piri, büyük mutasavvıf Seyyid Ahmed er-Rufâi hazretleri, (1118-1182) yılları arasında yaşamıştır. Seyyiddir, yani Hazret-i Hüseyin’in soyundandır. Hikmetli sözleri çoktur. Buyurdu ki:

Devamını oku...

O oynadığın eller kefenin olsun!..

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 29 Aralık 2008

Ebü’l-Be­re­kât Hak­kâ­rî haz­ret­le­ri, Do­ğu Ana­do­lu ev­li­yâ­sı­nın bü­yük­le­rin­den­dir. Mi­la­di 12. ve hic­ri 6. as­rın son­la­rın­da Hak­kâ­ri’de ve­fât et­ti. La­liş kö­yün­de am­ca­sı­nın in­şâ et­tir­di­ği ve ken­di­si­nin med­fûn ol­du­ğu za­vi­ye­ye def­ne­dil­di... Çok ke­ra­met­le­ri gö­rül­müş­tür...

Devamını oku...

Bir garip çocuk ve Tâvûs bin Keysân

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 28 Aralık 2008

Tâ­vûs bin Key­sân haz­ret­le­ri, Tâ­bi­înin bü­yük­le­rin­den­dir. As­len İran­lı­dır. Duâ­sı ka­bûl olan zât­lar­dan­dı. O de­re­ce ce­sur ve kuv­vet­li kal­be sâ­hip­ti ki, öl­dü­rü­le­ce­ği­ni bil­se bi­le gay­ri­meş­rû bir işi as­lâ yap­maz ve dal­ka­vuk­lu­ğa ka­ça­cak bir sö­zü hiç kul­lan­maz­dı. Hik­met­li söz­le­ri çok­tur. Bu­yur­du ki:

Devamını oku...

Yetmiş Heraklius olsa aldırmam!..

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 27 Aralık 2008

Dün bir neb­ze bah­set­ti­ği­miz gi­bi, Es­hâb-ı ki­râm­dan Dı­rar ib­ni Ez­ver ra­dı­yal­la­hu anh, Bi­zans’a esir düş­müş­tü. An­cak, O He­rak­li­us’un kar­şı­sın­da eğil­me­di. Da­ha gür iman­la İs­lam’ı sa­vun­du... Bi­zans İm­pa­ra­to­ru He­rak­li­us, Müs­lü­man­lar kar­şı­sın­da üst üs­te alı­nan he­zi­met­ler­den do­la­yı çok üz­gün­dü. Dı­rar ve ar­ka­daş­la­rı­nın esir alın­dı­ğı­nı işi­tin­ce çok se­vin­di. Der­hal ge­ti­ril­me­si­ni em­ret­ti.

Devamını oku...