Kur’ân-ı kerîm imâmları
Ahmed ibn-i Mihrân Nîşâpûrî hazretleri Kırâat-i aşereye dair ilk eseri yazan âlimdir. 295'te (908) İran’da İsfahan’da doğdu; Nîşâpur'da başladığı tahsilini ilerletmek için Bağdat, Şam, Buhara, Semerkant gibi ilim merkezlerine gitti ve kıraat âlimlerinden istifade etti. 381'de (m. 992) Nîşâpur'da vefat etti. Buyurdu ki:
Kur’ân-ı kerîmi okumada ve bunu öğretmekte bütün insanlara imâmlık eden, Eshâb-ı kirâm olmuştur. Daha sonra Tâbiîn-i izâmdan kırâat ilminde imâmlık derecesine yükselen beş zat meşhur olmuşlardır. Bunlardan sonra yedi kırâat imâmı vâsıtasıyla, Kur’ân-ı kerîmin kırâati bütün dünyâya yayılmıştır. Bu yedi veya on imâma “Kırâat-i Seb’a” veya “Kırâat-i aşere” adı verilmiştir. Kur’ân-ı kerîm’in bugüne kadar hiç değişmeden okunmasını sağlayan bu yedi hattâ on kırâat âlimidir. Kendileri ve yetiştirdikleri talebeleri çeşitli İslâm beldelerine dağılıp salâhiyet sâhibi olmayan kimseleri mütevâtir olmayan şekillerde okumaktan menedip, Müslümanları ihtilâfa düşürmekten korudular. Kırâati meşhur olan bu imâmlar ve râvileri şunlardır:
1. İmâm-ı Nâfi: Adı Nâfi bin Abdurrahmân’dır. Râvileri Verş Osman bin Saîd ve Kâlûn Ebû Mûsâ’dır.
2. İmâm-ı ibni Kesîr: Adı Abdullah bin Kesîr’dir. Râvileri Kunbul ve Bezzî’dir.
3. İmâm-ı Ebû Amr: Adı Ebû Amr bin Alâ’dır. Râvileri Hafs bin Ömer ve Sûsî’dir.
4. İmâm-ı ibni Âmir: Adı Abdullah bin Âmir’dir. Râvileri Hişâm bin Ammâr ve İbn-i Zekvân’dır.
5. İmâm-ı Âsım: Adı Âsım bin Behd Ebin Nücûd. Râvileri Hafs bin Süleymân ve Şu’be’dir.
6. İmâm-ı Hamza: Adı Hamza bin Habîb’dir. Râvileri Hallâd bin Hâlid ve Halef bin Hişâm’dır.
7. İmâm-ı Kisâî: Adı Ali bin Hamza’dır. Râvileri Hafs bin Ömer ve Leys bin Hâlid’dir. Bunlar “Kırâat-i Seb’a” adı ile meşhur olmuşlardır. Bu yedi imâmdan sonra, kırâattaki yüksek âlimler, üç imâm daha seçmişler ve bildirmişlerdir. Onların kırâatı ile de, adı geçen yedi büyük kırâat imâmının kırâati gibi namaz kılmayı uygun görmüşlerdir. Bunlardan başkasının kırâatına izin vermemişlerdir. On imâm “Kırâat-i aşere” adı ile şöhret bulmuşlardır. Diğer üçü de şunlardır:
1. İmâm-ı Yâkub: Adı Ebû Muhammed Yâkûb bin İshak’tır. Râvîleri Ruveys ve Ravh’dır.
2. İmâm-ı Ebû Ca’fer: Adı Ebû Ca’fer Yezîd bin Ka’ka’dır. Râvileri İbn-i Verdân ve İbn-i Cemmâz’dır.
3. İmâm-ı Halef-ül-Âşir: Adı Ebû Muhammed Halef bin Hişâm’dır. Râvileri İshak-el Verrak ve İdris-el-Haddâd’dır.
Toplam Görüntülenme: 590
Yayın tarihi: Perşembe, 27 Ağustos 2020
Bunları okudunuz mu?
- Tövbe etmemek o günahı işlemekten daha kötüdür
- Onlar Allaha ortak koşmazlar
- Allahü teâlâ iyi huyluları sever
- Âhir zaman Peygamberinin doğduğuna işarettir
- Ehl-i sünnete müşrik diyen sapkınlar
- Her varlık, Allah'ı tesbih eder
- O gâzilerle harp etmek akıllıca bir iş değildir
- Allah adamlarında üç alâmet vardır
- Nefsin hilelerinden kurtulmak için
- Tövbe etmeyen, ince sırları anlayamaz