Bu sayfayı yazdır

Af­ga­nis­tan­lı velî Ah­med Berkî

Mev­lâ­nâ Ah­med Ber­kî, Af­ga­nis­tan’da ilim öğ­ret­mek­le meş­gûl idi. Bir gün, ta­nı­dık­la­rın­dan ve hem­şeh­ri­le­rin­den bir tüc­car Hin­dis­tan’a git­miş ev­li­yâ­nın en bü­yük­le­rin­den İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri­nin soh­bet­le­ri­ni din­le­miş­ti. Dö­nü­şün­de de İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri­nin in­san­la­rı hak yo­la sevk eden kıy­met­li mek­tup­la­rın­dan ge­tir­miş­ti...

TA­LE­BE­Sİ OL­MAK­LA ŞE­REF­LEN­Dİ
Ah­med Ber­kî bü­yük bir me­rak­la mek­tup­la­rı alıp zevk­le oku­du. Bu söz­le­ri söy­le­ye­nin di­râ­yet ve üs­tün­lü­ğü­nü an­la­yıp he­men Hin­dis­tan’a git­ti. İmâm-ı Ra­bâ­nî haz­ret­le­ri­ne ka­vu­şun­ca, ta­le­be­si ol­mak­la şe­ref­len­mek is­te­di­ği­ni is­tir­hâm et­ti. Haz­ret-i İmâm onun kal­bi­nin ter­cü­ma­nı olan bu is­tek­le­ri­ni ka­bûl et­ti. Ona hu­sû­sî te­vec­cüh­ler­de bu­lu­na­rak ev­li­yâ­lık­ta yük­sek mer­te­be­le­re çı­kar­dı.
Mev­lâ­nâ Ah­med Ber­kî de, ho­ca­sı İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri­nin yük­sek hu­zur ve hiz­met­le­rin­de, ih­lâs­la edeb üze­re, hiz­met et­ti.
Ah­med Ber­kî haz­ret­le­ri mem­le­ke­ti­ne dö­nü­şün­den son­ra za­man za­man ho­ca­sı­na ken­di­si­nin ve ye­tiş­tir­di­ği ta­le­be­le­rin hâl­le­ri­ni ya­za­rak na­sî­hat­la­rı­nı is­te­di. İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri de bu çok sev­di­ği ta­le­be­si­ne kıy­met­li mek­tup­lar gön­de­re­rek is­te­dik­le­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­di. Bir mek­tu­bun­da özet­le şöy­le bu­yu­ru­yor:
“Al­la­hü te­âlâ­ya hamd ve Re­sû­lul­lah’a sa­lât ve se­lâm ede­rim. Si­ze de iyi duâ­lar ey­le­rim. Şeyh Ha­san ve ar­ka­daş­la­rı iki mek­tu­bu­nu­zu ge­tir­di. Biz­le­ri çok se­vin­dir­di. Bir say­fa­sın­da Hâ­ce Uveys’in hal­le­ri ya­zı­lıy­dı. İkin­ci say­fa­sın­da, ka­bûl edi­lip edil­me­di­ği­ni­zi so­ru­yor­su­nuz. Bu­nu oku­yun­ca, si­zin hâ­li­ni­zi araş­tır­dım. Ora­da­ki in­san­la­rın si­ze doğ­ru koş­tuk­la­rı ve si­ze sı­ğın­dık­la­rı gö­rün­dü. Si­zi, ora­da­ki in­san­la­rın sa­âde­te ka­vuş­ma­la­rı için vâ­sı­ta yap­tık­la­rı ve o yer­le­ri si­ze bağ­la­dık­la­rı an­la­şıl­dı. Bu­nun için, Al­la­hü te­âlâ­ya hamd ve şü­kür ol­sun! Şeyh Ha­san, si­zi dur­du­ran di­rek­ler­den bi­ri­dir. Si­zin kıy­met­li yar­dım­cı­nız­dır. Eğer Mâ­ve­râ­ün­nehr ve­ya Hin­dis­tan’a git­mek is­ter­se­niz ora­da ye­ri­ni­zi tu­ta­cak Şeyh Ha­san’dır. Ona eli­niz­den ge­len yar­dı­mı ya­pı­nız. Onu gö­ze­ti­niz!”

MEK­TUP­TAN BİR­KAÇ GÜN SON­RA...
İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri gön­der­dik­le­ri son mek­tu­bun­da; “Eğer se­fe­re çı­ka­cak olur­sa­nız Şeyh Ha­san’ı ye­ri­ni­ze ve­kil bı­ra­kır­sı­nız” bu­yur­muş­tu. Mek­tu­bun ge­li­şin­den bir­kaç gün son­ra Ah­med Ber­kî ve­fât et­ti. İmâm-ı Rab­bâ­nî haz­ret­le­ri­ne du­ru­mu bil­dir­di­ler. Çok sev­di­ği ta­le­be­si­nin ru­hu­na Fâ­ti­ha oku­du­lar..

Toplam Görüntülenme: 1338

Yayın tarihi: Perşembe, 06 Kasım 2008