Bu sayfayı yazdır

Bir yalancının hazin sonu!..

mâm-ı Ebû Yûsuf, İsmâil bin İbrâhim’den rivâyetle Abdülmelik bin Umeyr; Sakîften bir zât bana şöyle anlattı: “Hazreti Ali, beni Abkara’ya vâli tayin etti. Onların yanında bana şunları söyledi: 
-Bunların ödeyecekleri vergileri tam olarak almaya bak. Herhangi bir husûsta rûhsat vermekten, acımaktan şiddetle sakın. Asla sende bir zaaf görmesinler, öğle vakti de bana gel!

“ONLAR HİLEKÂR BİR KAVİMDİR!”
Öğle vakti Hazreti Ali’nin yanına vardım. O zaman bana gayet yumuşak davranıp, şöyle buyurdu:
-Vâlisi bulunduğun halkın önünde sana bazı şeyler söyledim. Çünkü onlar hilekâr bir kavimdir. Onların başına geçtiğin zaman vaziyete bak. Kış ve yaz onlara ait bir elbiseyi, yiyecekleri rızkı, binecekleri hayvanı ellerinden alıp satma, ödeyemedikleri para için onları asla zorlama. Yine bazılarını para sebebiyle ayakta da sakın bekletme. Vergi olarak aldığın maldan onlara hiçbir şey satma. Biz ancak onların affını kabûl etmekle emrolunduk. Eğer sen emirlerime muhalefet edersen Allahü teâlâ benim yerime seni yakalar. Eğer sözlerime muhalif bir hareketin zuhur eder ve bana ulaşırsa seni azlederim!..”
***
Abdülmelik bin Umeyr, Câbir bin Semûre’den (radıyallahü anh) şöyle rivâyet etmektedir: 
“Kûfe ahâlisi Hazreti Ömer’e, Hazreti Sa’d bin Ebî Vakkas’ı (radıyallahü anh) şikâyet ettiler. Bunun üzerine Hazreti Ömer onu vazîfeden aldı ve yerine Ammâr bin Yâser’i (radıyallahü anh) tayin etti... 
Hazreti Ömer bu meseleyi tahkîk için müfettişler gönderdi. Bunlar kime sordularsa hep onun hakkında hayırlı şeyler söylediler...
Nihâyet Benû Abs’e ait bir mescide girip yine aynı şeyleri sordular, doğru söylemeleri için de yemin verdirdiler. Bunun üzerine Ebû Sa’de künyesiyle bilinen Üsâme bin Katade “Sa’d, İslâm askerinin başına geçip harb etmez, ganimet taksiminde eşit davranmaz. Hüküm verirken adâletli davranmaz” dedi. 

“ÜÇ ŞEYLE DUA EDECEĞİM!”
Bunun üzerine Hazreti Sa’d: “Vallahi ben de üç şeyle duâ edeceğim: Yâ Rabbî senin bu kulun yalancı ise; riya ile halk görsün ve duysun diye söylediyse, ömrünü uzat, fakirliğini çoğalt ve onu fitnelere uğrat!..” 
Daha sonraları o adama hâlinden sorulduğu zaman “İhtiyarlamış, fitneye düşmüş bir pîr-i fânî’yim, Hazreti Sa’d’ın duâsı bana isâbet etti” derdi. Abdülmelik bin Umeyr “Sonraları onu ben de gördüm. Yaşlanmaktan kaşları gözlerinin üzerine sarkmış olduğu hâlde yolda kızlara sataşırdı ve bu halde can verdi” diye haber vermiştir...

Toplam Görüntülenme: 1198

Yayın tarihi: Pazar, 26 Temmuz 2009