Bu sayfayı yazdır

Seneler beni eskitti!..

Ebû Bekir bin Iyaş, Tâbiînden hadîs ve kırâat âlimidir. 97 (m. 715) senesinde Süleymân bin Abdülmelik zamanında doğup, 193 (m. 808)’de Kûfe’de vefât etmiştir...

ŞİRK KOŞMADAN ÖLEN...
Ebû Bekir bin Iyaş, meşhûr kırâat âlimi İmâm-ı Âsım’ın râvilerinden ve hadîs ilmi âlimlerindendir. Fıkıh ilmiyle de meşgûl olup, bu sahada geniş bilgiye sahiptir. O, sâlih, fazîletli ve çok ibâdet eden bir zât idi... 
Ebû Bekir bin Iyaş hazretlerinin bildirdiği hadîs-i şerîflerden bazıları:
“Kim, şirk koşmadan ölürse, Cennete girer.”
“Allahü teâlâ refîktir. Yumuşaklığı sever. Sertlik edenlere vermediği şeyleri, başka hiçbir şeye vermediğini yumuşak davranana ihsân eder.”
“Fakirler, zenginlerden, dünyâ seneleriyle beş yüz yıl, âhiret günüyle yarım gün, önce Cennete girer.”
Ebû Bekir bin Iyaş hazretlerinin hikmetli sözleri çoktur. Buyurdu ki: 
“Varlıklar dört kısımdır, birincisi ma’zûr olanlar; bunlar hayvanlardır. Akılları olmadığı için, emir ve yasaklarla mükellef değildirler. İkincisi, imtihana tâbi olanlar: Onlar, insanlardır. Bu dünyâda yaptıklarından âhirette hesap verecekler, amellerinin karşılığını orada göreceklerdir. Üçüncüsü, hep ibâdet ve tâat (Allahü teâlânın beğendiği iyi işler) üzere olanlardır ki, bunlar meleklerdir. Onlar, hiç günah işlemezler. Devamlı, Allahü teâlâya kulluk edip, noksansız devam ederler. Dördüncüsü, İblîs’tir ki, Allahü teâlânın la’netine uğrayıp, helak olmuştur.”
Ebû Bekir bin Iyaş bir gün ağlayarak, şu beyti söyledi:
“Yaşım sekseni aştı, artık neyi arzu edeyim, neyi bekleyeyim... Seneler, peşi peşine gelip geçti. Beni yıprattı ve eskitti... Kemiklerimi inceltip, gözlerimi küçülttü... Zaiflikten eski bir elbise gibi oldum...”
Bu mübarek zat, çok Kur’ân-ı kerîm okurdu. Bir defasında “Hasta olduğum zaman bile hiçbir gece yoktur ki, ben o gecede Kur’ân-ı kerîm okumamış olayım” demiştir. 

“NİÇİN AĞLIYORSUN EVLÂDIM”
Ebû Bekir hazretlerinin oğlu şöyle anlatır: 
“Babamın ölümüne yakın yanında bulunuyordum. Onun durumu bana te’sîr edip, ağlamıştım. Ağladığımı görünce, 
-Niçin ağlıyorsun, evlâdım? Baban, bildiğin gibi, hayatı boyunca kötülüklerden ve günahlardan uzak kalmaya çalışmıştır, dedi.” 
Vefâtından evvel yine yanında ağlayan oğlu İbrâhim’e;
-Yavrucuğum. Bu kadar ömrümü hep Kur’ân-ı kerîm okumakla geçirdim. Üzülme, Allahü teâlâ benim için, böyle bir ömrü boşa çıkarmayacak, onun karşılığını verecek, demiştir.

Toplam Görüntülenme: 1107

Yayın tarihi: Pazar, 09 Ocak 2011