Bu sayfayı yazdır

Kâdılkudât Ebü'l-Behterî

Ebü’l-Behterî Vehb bin Vehb hazretleri, Tebe-i tâbiînden meşhûr fıkıh ve hadîs âlimidir. Arab ailelerinin şeceresini çıkarmada ve onların önemli târihî günleri hakkında derin bilgi sahibi idi. Arab edebiyatı ve dili ile uğraştı. Şiirler yazdı...

ÇOK CÖMERT BİR ZAT İDİ
Ebü’l-Behterî, Medenî’de doğdu. Orada ilim tahsil etti. Annesi dul kalınca, İmâm-ı Ca’fer-i Sâdık hazretleri ile evlendi. Bu vesîleyle, ondan daha çok istifâde etmek imkânı buldu. Daha sonra Şam’a gitti. Halife Hârun Reşîd’in hilâfeti esnasında Bağdâd’a gitti. Halife, onu mükâfatlandırıp, Bağdâd’ın batısındaki Asker’il Mehdî bölgesine kadı ta’yin etti. Bir müddet sonra Bekâr bin Abdullah’ın yerine Medîne-i münevvere kadısı ve muhafızı olarak gönderildi. Daha sonra Medine’den (Bağdâd’a) alındı. Vefâtına kadar orada kaldı. Kâdılkudât (kadılar kadısı) İmâm-ı Ebû Yûsuf hazretlerinin 182 (m. 798) yılında vefâtından sonra yerine Kâdılkudât ta’yin edildi. 200 (m. 815) senesinde Bağdâd’ta vefât etti...
Bir şâirin “Fâhiroğullarının bize bıraktığı miras” diye tavsif ettiği Ebü’l Behterî, çok cömertti. İhtiyâcı olanın hacetini geri çevirdiği hiç görülmemişti. “Birisi benden bir şey istese de onun hacetini (ihtiyâcını) yerine getirip sevâb kazanayım” derdi. Kendisine hacet gelmediği zaman rahatsız olurdu...
Kendisi hakkında Ebû Saîd el-Ukaylî, “Ebü’l-Behterî, insanların en zariflerinden ve şairlerindendir” demektedir. Ebü’l Behterî’nin ilme düşkünlüğü hakkında şu sözü nakledilir.
“Her zaman benden daha bilgili olan kişilerin bulunduğu bir topluluk içinde olmayı, böyle olmayan bir toplulukta olmamaya tercih ederim. Çünkü ilmi az olanlar benden istifâde etse de, ben onlardan istifâde edemem.”

“KÖTÜLERLE ARKADAŞ OLMA!”
Bu mübarek zat, talebelerine buyurdu ki:
“Dünyâyı sevenler, dünyâlıkları için âhiretlerini terk ediyorlar. Sen, Allahü teâlânın emirlerini yapabilmek için dünyâyı terk et.”
“Senin ayıplarını araştıran, kötü insanlarla arkadaş olma.”
“Hayatımda, gece ibâdet edenlerden başka hiç kimseye imrenmedim.”
“Selâmet istersen dünyâya kıymet verme, kerâmet istersen, sonsuz olanı yüce tut.”
“Allahü teâlâ bir kavim için kötülük dilerse, onlara mücâdele kapısını açar, onları iş yapmaktan alıkoyar.” 
Ebü’l-Behterî hazretleri, vefat etmeden evvel buyudu ki:
“Nefsimin hiçbir amelini güzel bilmedim ve karşılığında sevâb ummadım.”

Toplam Görüntülenme: 1014

Yayın tarihi: Salı, 11 Ocak 2011