Allahü teâlâ, sevdiklerinin hâtırına duâları kabul eder

İbrâhim Şîrâzî hazretleri Şâfiî mezhebi âlimlerinden ve büyük velîlerden olup 1003 (H.393) senesinde, İran'da Fîrûzâbâd'da doğdu. İlk tahsiline Fîrûzâbâd'da başladı. Sonra Bağdât'a gelip Şâfiî âlimlerinden ilim öğrenmeye başladı. 1083 (H.476) senesinde Bağdât'ta vefât etti. Çok eser yazmıştır. Bunlardan “El-Mühezzeb” isimli fıkıh kitabında şöyle anlatır:

İslâm âlimleri, her zaman Resûlullahı “sallallahü aleyhi ve sellem” vesîle ederek, Allahü teâlâdan lütuf ve merhamet dilemişlerdir. İnsanların babası yeryüzüne indirildiği vakit, (Yâ Rabbî! Beni, Muhammed aleyhisselâm hürmetine affeyle!) demişti. Allahü teâlâ, bu duâyı kabûl buyurmuştu ve (Sen, sevgili Peygamberim olan Muhammed aleyhisselâmı nereden biliyorsun? Ben Onu daha yaratmadım!) buyurunca, (Beni yarattığın zaman, başımı kaldırır kaldırmaz, Arş-ı ilâhînin kenârlarında (Lâ ilâhe illallah, Muhammedün resûlullah) yazılı olduğunu görüp, Muhammed aleyhisselâmın yaratılmışların en üstünü olduğunu anladım. Muhammed aleyhisselâmı herkesten çok sevmemiş olsaydın, Onun ismini, kendi adının yanına yazmazdın) dedi. Allahü teâlâ da, (Ey Âdem! Doğru söyledin. Muhammed aleyhisselâmı çok severim. Ondan daha sevgili, hiç kimse yaratmadım. Onu yaratmak istemeseydim, seni yaratmazdım. Onun hürmeti için af dileyince, duânı kabûl edip, seni affettim) cevabını verdi.

İki gözü kör bir kimse, gözlerinin açılması için Resûlullahtan duâ istedi. Resûlullah de (İstersen duâ ederim. Fakat, sabredip katlanırsan, senin için daha iyi olur) buyurdu. (Sabretmeye gücüm kalmadı. Duâ etmeniz için yalvarırım) dedi. (Öyle ise, abdest alıp şu duâyı oku!) buyurdu. O kimse, bu duâyı okuyunca, Allahü teâlâ kabul buyurarak gözlerinin açıldı. Allahü teâlâ, sevdiklerinin hâtırı için diyerek yapılan duâları kabul buyurmaktadır. Allahü teâlâ, Muhammed aleyhisselâmı çok sevdiğini bildirmiştir. Bunun için, bir kimse, (Allahümme innî es'elüke bi-câh-i Nebiyyikel-Mustafâ) diyerek bir duâ etse, duâsı reddolunmaz. Bununla berâber, ufak tefek dünya işleri için, Resûlullahı vesîle etmek, edebe uygun olmaz.

Hazret-i Ömer “radıyallahü anh” halîfe iken, kıtlık oldu. Eshâb-ı kirâmdan Bilâl bin Hars, Resûlullahın türbesine gidip, (Yâ Resûlallah! Ümmetin açlıktan ölmek üzeredir. Yağmur yağması için vesîle olmanı yalvarırım) dedi. Resûlullah o gece rüyâsında görünüp, (Halîfeye git! Benden selâm söyle! Yağmur duâsına çıksın!) buyurdu. Hazret-i Ömer, yağmur duâsına çıktı ve yağmur yağmaya başladı.

Toplam Görüntülenme: 130

Yayın tarihi: Cuma, 07 Nisan 2023

Bunları okudunuz mu?