Büyük mutasavvıf Ali Râmitenî

Ali Râmitenî hazretleri, İslâm âlimlerinin ve evliyânın büyüklerindendir. Buhârâ yakınlarındaki Râmiten kasabasında doğdu. Doğum târihi belli değildir. 1328 (H.728) yılında Harezm şehrinde vefât etti...
Ali Râmitenî hazretleri, memleketi olan Râmiten’de küçük yaştan îtibâren ilim tahsîline başladı. Akıl ve zekâsının parlaklığı, kavrayış kâbiliyetinin yüksekliği dolayısıyla kısa zamanda ilim yolunda yükseldi. Sonunda herkese ilim saçan, yol gösteren, kalbinden nûr ve hikmet kaynakları fışkıran hazret-i Şeyh Mahmûd-i İncirfagnevî’ye kavuştu...

Şaşırmışların sığınağı oldu...
Ali Râmitenî, Mahmûd-i İncirfagnevî hazretlerinden mânevî yönden çok üstün makamlar elde etti. Ardı arkası gelmeyen vilâyet, evliyâlık derecelerine kavuştu. Mânevî ve maddî ilimlerde kemâl buldu. Öyle ki, şaşırmışların sığınağı, doğru yoldan ayrılanların rehberi, hakka dâvet edenlerin büyüklerinden oldu. Böylece, silsile-i aliyye denilen büyüklerin teşkil ettiği, altın halkalar diye isimlendirilen Hak yolu zincirinin on ikinci halkası olma şerefine kavuştu. Hâce Mahmûd-ı İncirfagnevî hazretleri, vefâtı yaklaşınca, hilâfeti Ali Râmitenî hazretlerine verdi ve bütün talebelerini ona ısmarlayıp, emânet etti.
Ali Râmitenî hazretleri “Pîr-i Nessâc” ve “Azîzan” isimleri ile şöhret bulmuştur. Kendisi ibâdet ve derslerden sonra boş zamanlarda helâl lokma kazanmak için dokumacılık yapardı. Bu sebeple kendisine dokumacıların şeyhi mânâsına “Pîr-i Nessâc” derlerdi.“Kısa zamanda bize kavuşur”
Şeyhi Ali Râmîtenî vefatı sırasında müridlerine; “İlim ve marifet deryası olan büyük oğlum bizden sonra fazla yaşamaz. Kısa zamanda bize kavuşur” dedikten sonra Muhammed Bâbâ Semmasi hazretlerini işaret buyurarak “Buna bağlanın, emrini tutun, sağ olduğu sürece onun yanından ve yolundan ayrılmayın” diye vasiyette bulundu. Gerçekten onun vefâtından on dokuz gün sonra büyük oğlu da babasına kavuştu...

Toplam Görüntülenme: 1810

Yayın tarihi: Perşembe, 18 Ocak 2007

Bunları okudunuz mu?