Fakîh hükümdar İkinci Hakem

Endülüs Emevi Devleti 765-1031 yılları arasında İspanya’da hakimiyet kurdu. İspanya’ya ilk olarak 711 tarihinde Tarık bin Ziyad kumandasında çıkan Müslümanlar, kısa zamanda bütün yarımadayı fethettiler. Burası Şam’daki Emevi halifeliğine bağlı bir eyalet olarak idare edildi. Abbasi hanedanı halifeliği ele alınca, Emevi ailesinden Abdurrahman bin Muaviye Kurtuba’ya giderek emirliğini ilan etti (756). Sonra da Halife olarak tanındı.

Kuvvetli bir ordu kurdu
l. Abdurrahman’ın hükümdarlığı otuz üç yıldan fazla sürdü. Bu devrede SultanAbdurrahman kurduğu yeni devleti sağlamlaştırmak için bölgesindeki Müslümanları etrafında topladı. Kuvvetli bir ordu kurdu. Tarım ve sanayi gelişti. Büyük bir ticaret filosu kurularak İstanbul’a kadar ticari münasebetler tesis edildi. Bu arada camiler, yollar, şehir etrafındaki surlar yaptırıldı.
Sultan Abdurrahman’ın vefatından sonra, 7 halife daha iş başına geçti. Nihayet Üçüncü Abdurrahman bin Muhammed yirmi üç yaşında iken halife oldu. Üçüncü Abdurrahman ve bundan sonraki devrelerde, tarihinde bir daha erişemeyeceği siyasi, iktisadi ve fikrî üstünlüğün doruğuna ulaşan Endülüs, siyasi güç ve medeniyet bakımından parlak devrini yaşadı.
Üçüncü Abdurrahman elli yıl süren saltanatının ilk seneleri iç huzuru sağlamakla geçti. Sultan Abdurrahman donanmasını kuvvetlendirdi. Sebte’yi fethederek, Mağrib’e el attı. Fas’a yayılmış olan bid’at ehli çeteleri bu ülkeden çıkartarak Nakur ve Mağraveler’i kendine bağladı.

Endülüs’ün en parlak devri...
Sultan Abdurrahman 73 yaşında ölünce, yerine 961 senesinde oğlu İkinci Hakem geçti. Fıkıh ve tarih konularında bilginler arasında yer alan İkinci Hakem’in halifeliği, Endülüs’ün en parlak devri sayılır. Zenginlik ve refah seviyesi bakımından Endülüs, onun zamanında dünyada birinciydi. 50 sene süren hükümdarlıktan sonra vefat ederken şunları söyledi:
“Elli seneden fazla saltanat sürdüm. Zenginlik ve şeref, iktidar ve haz, benim kölelerimdi, çağırdığım yere geliyorlardı. Benim talihimde, beşeri hiçbir saadet unsuru eksik değildi. Bu durumda olmama rağmen ben, hayatımın tamamen mesud günlerinin sayısını araştırdım. Ancak ondört günümü böyle buldum.
Ey insan! Bu dünyaya güvenme ve o kadar fazla ehemmiyet verme!”

Toplam Görüntülenme: 1848

Yayın tarihi: Pazar, 21 Ocak 2007

Bunları okudunuz mu?