Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.216.085

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Resulullah'ı Severse Allah'ın Ihsanına Kavuşur

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bana Bir Tüfek Verin

Mâlum, Sultan Abdülhamid Hân, hal'inden sonra Selânik'teki Alâtini Köşkü'ne hapsedildi. Birgün Alâtini Köşkü muhafız kumandanı kolağası Rasim Celaleddin Bey, Sultan Abdülhamid Hân'la konuşmak için izin isteyip huzûruna geldi dedi ki:-Zât-ı hümâyûnunuzu rahatsız ettim. Beni mâzur görünüz; dört düvelle harp hâlindeyiz.Sultan hayretle sordu:-Dört düvelle mi?.. Kim bunlar Rasim Bey? Allah Ordu-yı Hümayun'a nusret, kuvvet versin, inşâallah zafer bizimdir.Rasim Bey ağlayarak konuştu:-Yunanistan, Bulgaristan, Karadağ ve Sırbistan'la hâkanım ve maalesef yenilmek üzereyiz.-Dört düvel birleşir de haberimiz olmaz mı Rasim Bey? Bu nasıl bir gaflettir! Bu devletler birleşemezler ki!.. Aralarında kilise kavgası var... Yıllar yılı süren Makedonya boğuşmasını hatırlamıyor musunuz?..

Vehbi Tülek

V. MurÂd Han

Vehbi Tülek

Söndürülen Fitne Ateşi

Vehbi Tülek

Ey Cesur Yeniçeri Bu Tarafa Yetiş

Vehbi Tülek

Fatih'in torunu Yavuz Sultan Selim zamanında bazı Bizans soyluları ve onların yakınları yeniden Bisans'ı ihya etmek sevdasına düşmüşlerdi. Bunu gören Yavuz, bu duruma çok öfkelenmiş Bizans halkının ya müslüman olmalarını veya Istanbul'u terk etmelerini emretmişti. Bu emir karşısında sıkıntıya düşen devlet ricali Padişah'tan çekinerek Şeyhülislam Zenbilli Ali Efendi'ye müracat etmişlerdi. Zembilli de Yavuz'a dedesi Fatih'in bunlara eman verdiğini söyleyerek şimdi böyle bir uygulamanın hukuken uygun olmayacağı hakkında fetva verdi.Bu hadise Yavuz Selim gibi çok zorlu bir hükümdarın adalet infazına fazla müdahale etmediğini ve hukukun üstünlüğü kavramanın sonuna kadar korunduğunun göstergesi sayılabilecek sayısız olaydan sadece birisidir.Yine Kanuni Sultan Süleyman'ın şahsından bir misal: Devleti ihtişamın zirvesine çıkaran bu cihangir Padişah son seferine çıkmadan önce Şeyhülislâm Ebussud Efendi'yi yanına çağırmış ve ona bir çekmece vererek vefat ettiği zaman bu çekmece ile birlikte defnedilmek istediğini söylemişti.

Elçi Hazretleri Merak Etmesinler

Vehbi Tülek

PiyÂle Paşa Ve Malta Seferi

Vehbi Tülek

Hepsi Osmanli Padişahinin Gölgesine Siğinmişlardir

Vehbi Tülek

34 - 93 Harbinden Bir Sayfa

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

İlim Ve Sanata Kiymet Veren Padişah

Vehbi Tülek

Rüstem Paşa Ve Şeyh Burhaneddin

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Herkes Dünyada Iken Hesabına Baksın

Mahfûz bin Abdullâh Termesi hazretleri Şâfii fıkıh âlimidir. 1285 (m. 1868)'de Endonezya'da Cava'nın Tremas şehrinde doğdu. Burada Tegalsari Pesantreni'nde tahsil gördükten sonra Mekke'ye giderek İbrâhim el-Bâcûri'den Şâfii fıkhı tahsil etti ve icâzetnâme alarak Mescid-i Harâm'da ders vermeye başladı. 1338 (m. 1920)'de Mekke'de vefat etti. "Mevhibetü zi'l-fazl alâ Şerh-i İbn-i Hacer" en önemli eseridir. Bu kitabında şöyle yazmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Garip Ali Ve Padişahın Kızı

Vehbi Tülek

Zamanın padişahının kızına sevdalanan Garip Ali adında saf bir genç, kafasını bir oraya vuruyor olmuyor, bir bu yana vuruyor olmuyordu... Onu seven ve acıyanlar "Sen bir de Ali Heyti hazretlerine git be Ali'm" dediler. O da, umutsuz, biçare Ali Heyti hazretlerine vardı, meramını anlattı. O mübarek de dinledi ve;
-Ali, ben ne dersem yapmaya razı mısın, Padişahın kızına ulaşabilmek için, dedi. Garip Ali gözlerini dört açarak dedi ki:
- Efendim, siz bu işi hâlledin, ne dilerseniz yaparım, uğruna her şeye hazırım.
-Ben ne dersem yapacaksan bu iş olur; hem de itirazsız...
Ali derhal kabul etti bu şartı.

Şeyhîzâde Damad Efendi

Vehbi Tülek

Necmeddîn Dâye Râzî

Vehbi Tülek

Necmeddin Dâye Râzi hazretleri, evliyânın meşhûrlarından olup aynı zamanda meşhûr bir şâirdir. Tasavvufta büyük veli Necmeddin-i Kübrâ hazretlerinin talebesi olup, onun ders ve sohbetlerinde kemâle erdi. Cengiz istilâsının meydana çıkacağı sırada, bu fitne henüz başlamadan, hocası Necmeddin-i Kübrâ hazretlerinin işâreti ile Anadolu tarafına seyâhat ederek Konya'ya geldi. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi ve Sadreddin-i Konevi ile görüştü. 1256 (H.654) senesinde Bağdât'ta vefât etti. Cüneyd-i Bağdâdi hazretlerinin kabrinin yakınındaki bir yere defnedildi. Bir sohbetinde kazâ ve kader hakkında buyurdu ki:

Meşhurların Son Sözleri

Vehbi Tülek

Allahü Teâlânın Sıfatları Ezelîdir

Vehbi Tülek

Fıkıh Ve Kıraat âlimi İbrahim Makdisi

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Hassâf

Vehbi Tülek

İnsan Ile Küfür Arasındaki Sınır

Vehbi Tülek

Bir At Hırsızının Nasuh Tövbesi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Kabahat Kilincin Midir?

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Kabahat Kilincin Midir?

Tüccarin Rüyasi

B0r Çuval Toprak

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek