Sâlim Benânî

Sâlim Benânî hazretleri Basralıdır. Kırk sene Enes bin Mâlik’in “radıyallahü anh” sohbetinde bulunmuştur. Hz. Enes bin Mâlik, Peygamber efendimizin uzun seneler hizmetinde bulunması sebebiyle Kur’ân-ı kerîmin tefsirini çok iyi öğrenmişti. Âyetlerin tefsirine dair bildirdiği rivâyetler tefsir kitaplarını süslemektedir.

Hz. Enes’in sohbetlerinde...
Hz. Enes, Sahâbe-i kirâm arasında, Peygamber efendimizin hallerini, sözlerini ahlâkını, işlerini bildirme bakımından en önde gelenlerinden idi. Dokuz yaşında Resûlullah’ın hizmetine başladı. Resûlullah’ın vefâtına kadar yanlarından hiç ayrılmadı. Peygamber efendimizden 2230 hadîs-i şerîf bildirdi. Hadîs rivâyetinde çok titiz davranırdı. Bu durumu talebelerine de ısrarla tavsiye ederdi. Bu bakımdan hadîs ilmine hizmeti büyüktür. Hadîs ilminin yayılmasında önde gelenlerdendir. İşte Sâlim Benânî hazretleri de bu sohbetlerde yetişmiştir.

“Bu kuluna ihsân eyle!”
Sâlim Benânî hazretleri, devâmlı oruç tutardı. Her gece ve gündüz de bir hatim okurdu. Bir seher vaktinde, onun kabrini ziyâret eden bir grup kimse, “kabrinden Kur’ân-ı kerîm okunduğunu işittik” demişlerdir... Sâlim Benânî “rahmetullahi aleyh”, bir gün Hamîd-i Tâvîl’den “Peygamberlerden başka bir kimsenin kabrinde namaz kıldığını duydun mu?” diye sordu. O da “Hâyır duymadım” deyince, şöyle duâ etti:
“Yâ Rabbî, eğer bir kimseye kabrinde nemâz kılmayı ihsân edersen, Sâlim kuluna bunu ihsân eyle!”

“Onun ameli ne idi?”
Sözüne güvenilir bir zât şöyle anlatmıştır:
“Kendisinden başka ilâh olmayan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, Sâlim Benânî’yi kabrine koydum. Hamîd-i Tâvîl de yanımda idi. Lahd üzerine kerpiçleri yerleşdirdik. Kerpiçlerden biri kabrin içine düştü. Sâlim Benânî’nin kabirde nemâz kılmakta olduğunu gördük. Hamîd-i Tâvîl’e ‘görüyor musun?’ dedim. Bana ‘sus, görüyorum’ dedi. Defnini temâmlayınca kızının yanına gidip, ‘onun ameli ne idi, neler gördün?’ diye sorduk. Dedi ki: ‘Elli senedir geceleri namâz kılarak ihyâ ederdi. Vefat edeceği zaman: “Allahım! Eğer kullarından bir kimseye kabrinde namaz kılmayı ihsân ettiysen, bana da nasîb et” diye duâ ederdi” dedi...

Toplam Görüntülenme: 1850

Yayın tarihi: Cumartesi, 02 Eylül 2006

Bunları okudunuz mu?