Bu sayfayı yazdır

Kıyâmet için ne hazırlık yaptın?

Muînüddîn Dehlevî hazretleri Hindistan’da yaşamış olan Hanefî fıkıh âlimi ve evliyadandır. Delhi’de doğdu ve tahsilini burada tamamladı. Çeştiyye yolunun büyüklerinden Çırâğ-ı Dehlî’ye intisap etti. İcazet alarak talebe yetiştirdi. 792 (m. 1390)’da vefat etti. Bir sohbetinde buyurdu ki:

(Müslim) kitabında bildirildiği üzere, bir kimse, Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem” kıyâmeti sorunca, (Kıyâmet için ne hazırlık yaptın?) buyurdu. Allahın ve Resûlünün sevgisini hazırladım dedi. (Sevdiklerinle berâber olursun) buyurdu. Allahü teâlâyı ve Onun Peygamberini sevmek demek, emirlerini yapmak, yasaklarından sakınmak, bunlara karşı edepli, saygılı olmak demektir. Sâlihleri severek onlardan faydalanmak için, onların yaptıklarını yapmak lâzım değildir. Çünkü, onların yaptıklarını yaparsa, o da, onlardan olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Bir kimse, bir cemaati sever. Fakat onlardan olmaz.) Onlarla berâber olmak, onların derecesine yükselmek demek değildir. Hadis-i şerifte, (Bir cemaati seven kimse, onların arasında haşr olunur) buyuruldu. Ebû Zer hazretleri: "Yâ Resûlallah! Bir kimse, bir cemaati sevse, fakat onların yaptıklarını yapmasa, nasıl olur?" diye sual edince, (Yâ Ebâ Zer! Sevdiklerinle berâber olursun) buyurdu. Fakat, Hasen-i Basrî buyuruyor ki: (Bu hadis-i şerifler seni yanıltmasın! Sen iyilere, ancak onların iyi amellerini yapmakla kavuşabilirsin! Yahudiler ve Hıristiyanlar, Peygamberlerini seviyorlar ise de, onlar gibi olmadıkları için, onların yanına gidemeyeceklerdir.) İmâm-ı Gazâlî hazretleri bunun için, (Onların iyi amellerinden birkaçını veya hepsini yapmadıkça, yalnız sevmekle, onların yanına kavuşulamaz) dedi... Bütün bunlardan anlaşılıyor ki, bir cemaati seven kimse, üç nevi olabilir: Onların bütün amellerini ve ahlâkını edinmiştir. Yâhut hiçbirini edinmemiştir. Yâhut da, birkaçını yapar. Başkalarını yapmayıp, bunların tersini yapar. Hepsini yapabilen, onlardan olur. Onlarla olur. Onlara olan sevgisi, onu da tâm onlar gibi yapmıştır. Muhabbetin en yüksek tabakasına erişmiştir. Elbet onlardan olur. Sevdiklerine hiç uymayan, onlara hiç benzemeyen kimse, onlardan hiç olamaz. Sevgisi, sözde kalır. Kalbine girmez. Sevginin yeri ise, kalptir. Yâni gönüldür. Böyle sevgi, yalnız sözde kalmaktadır. Yalnız sözde kalan sevmeye, sevmek denilmez. Seviyorum demesi doğru olmaz.

Toplam Görüntülenme: 315

Yayın tarihi: Cumartesi, 10 Temmuz 2021