Bu sayfayı yazdır

Duâ ve istiğfarı üçer defa yapmalı

Amr bin Abdullah Sebîî hazretleri Tabiînin büyüklerindendir. 33 (m. 653) senesinde Kûfe’de doğup, 127 (m. 744) yılında Kûfe’de vefât etti. Zamanında Kûfe’nin en büyük âlimi idi. Hazreti Ali’nin (radıyallahü anh) zamanına yetişti. O’nu hutbe okurken gördü ve dinledi. Arkasında cuma namazı kıldı. Yetmiş veya seksen Sahâbe’den (radıyallahü anhüm) hadîs-i şerîf rivâyet etti. Rivâyet ettiği bazı hadîs-i şerîfler:

“Cehennem ehlinden azâbı en hafif olanı, iki ayağının çukurunda iki veya bir ateş olup, bu ateş yüzünden beyni kaynayan kimsedir.” Amr bin Haris el-Huzâî’den rivâyet etti: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) vefât ettiği zaman, dinar, dirhem, davar, deve, vasiyet edilecek bir malı olmadığı için, hiçbir şeyi vasiyette bulunmamıştır. Ondan sonra, sadece, beyaz katırı, silâhı ve sadaka olarak bıraktığı bir arazi kaldı.” Enes bin Mâlik’ten (radıyallahü anh) rivâyet etti: “Kimin yanında ismim söylenirse, bana salat okusun. Çünkü bana salat okuyana Allahü teâlâ on salat (rahmet) eder.” Amr bin Meymûn’dan (radıyallahü anh) şöyle rivâyet etti: “Peygamber Efendimiz duâ ve istiğfar yapatıklarında, üçer kerre yapmaktan hoşlanırlardı.” Ebû Ahves’den (radıyallahü anh) rivâyet etti: “Beni rüyâda gören, gerçekten beni görmüştür. Çünkü, şeytan benim sûretime giremez.” Şakik bin Seleme’den (radıyallahü anh) rivâyet etti. “Peygamberimize bir kadın geldi. Yanında iki çocuk vardı. Peygamber efendimizden bir şey istedi. Resûlullah efendimiz ona üç hurma verdi. Kadın çocuklarına birer tane verdi. Çocuklar, bunları yiyip, bitirince annelerine baktılar. Kadın kalan bir hurmayı da ikiye bölüp yarısını birine, yarısını diğerine verdi. Bu manzarayı gören Peygamber efendimiz: (Allahü teâlâ, çocuklarına merhameti sebebiyle, o kadına merhamet etsin) buyurdular.” İkrime’den (radıyallahü anh) rivâyet etti. Ebû Bekir (radıyallahü anh) Resûlullaha “Yâ Resûlallah! Sizi ihtiyârlamış görüyorum” deyince, Peygamber efendimiz “Evet, beni; Hûd, Vâkıa, Mürselât, Amme ve İze-ş-Şems’ü Küvvirat (et-Tekvîr) sûreleri ihtiyârlattı” buyurdular. Berâ bin Azîb’den rivâyet etti: Peygamber efendimiz yumuşak bir elbise giymişlerdi. Eshâb-ı kiram, bu elbisenin yumuşaklığını çok beğenmişlerdi. Bunun üzerine Peygamber efendimiz “Bu elbisenin yumuşaklığı çok mu hoşunuza gitti? Fakat Sa’d bin Muaz’ın Cennetteki mendilleri, bundan daha iyi ve daha yumuşaktır” buyurdular.

Toplam Görüntülenme: 268

Yayın tarihi: Pazar, 21 Kasım 2021