Bu sayfayı yazdır

Hızır'ı bir görsem derdin fakat bilsem demezdin!

Tirseli Abdürrahîm Efendi Anadolu evliyâlarındandır. İznik yakınlarındaki Tirse köyünde doğdu. 1520 (H.927) senesi İznik'te vefât etti. Küçük yaşta babası ile İznik'e giderek büyük velî Eşrefoğlu Rûmî'nin sohbetlerine katıldı. Bir süre sonra Eşrefoğlu Rûmî'nin kızı Züleyhâ Hâtun ile evlendi. Talebeliğinde Hızır aleyhisselâm ile görüşme ve sohbetiyle müşerref olmayı çok istiyordu...

Bir gün hocası onu pazara elma almaya gönderdi. Pazardan dönerken yolda bir zat ile karşılaştı. O zât; "Sepetini aç, neyin olduğunu göreyim" dedi. Abdürrahîm Efendi, sepeti açınca o zât içinden bir elma alıp yoluna devâm etti. Abdürrahîm Efendi de hocasının huzûruna gidip sepeti önüne koydu. Eşrefoğlu Rûmî, sepete bakınca; "Abdürrahîm, bu elmaların birisi eksik" dedi. O da; "Bir zât aldı" dedi. Hocası; "Ya Abdürrahîm! Hızır'ı görsem deyip dururdun, fakat bilsem demezdin. O zât Hızır idi. Gördün, fakat bilemedin. Ey Abdurrahîm! Bu gece Yaylak denen yere git" buyurdu. Abdürrahîm Efendi gece olup Yaylak'a gittiğinde, gündüz sepetinden elma alan zâtın orada olduğunu gördü. Hak teâlâya çok hamd ve senâdan sonra Hızır aleyhisselâmdan duâ istedi. Hızır aleyhisselâm da; "Yâ Abdürrahîm! Hizmetinde olduğun zâtın kadrini ve kıymetini bil. Ondan hayır duâ iste." buyurup gözden kayboldu... Bundan sonra hocasının hizmetlerine daha çok gayret ve şevkle koştu ve îtina gösterdi. Hocasının vefâtından sonra yerine geçip talebe yetiştirmek, insanlara İslâmiyet'i öğretmek için çalıştı... Sultan İkinci Bâyezîd'in hanımı Şehzâde Korkut'un annesi bir gün dergâha gelip Abdurrahîm Efendinin hanımından; "Beyin Abdürrahîm Efendiden ricâ edip, yardım taleb ederiz. Sultan Bâyezîd'den sonra oğlum Korkut pâdişâh olsun" diye ricâda bulundu. Bir gece rüyâsında Peygamber efendimizin huzûrunda bir meclisin kurulduğunu gördü. Abdürrahîm Tırsî de orada idi Sultan-ül-Enbiyâ buyurdu ki: "Rûmun Kara oğlanının murâdı Sultan Selîm'dir. Kara oğlan Abdürrahîm Efendidir." Uyanınca hanımı hemen Abdürrahîm Efendinin yanına gidip rüyâsını anlattı ve; "Siz Şehzâde Selîm'in pâdişâh olmasını istediniz. Biz sizden Korkut'un pâdişâh olmasını ricâ ederdik" dedi. Bunun üzerine Abdürrahîm Efendi; "Ey hocamın kızı! Şehzâde Korkut'tan evlat gelmez. Âl-i Osmân'ın nesli yok mu olsun? Bu, Hak teâlânın rızâsına muhâliftir" buyurdu.

Toplam Görüntülenme: 238

Yayın tarihi: Pazartesi, 25 Nisan 2022