Bu sayfayı yazdır

Bizi belâlardan kurtar yâ Rabbî!

Ebû Bekr-i Nessâc hazretleri evliyânın büyüklerindendir. İran’ın Tûs (Meşhed) şehrinde doğdu. 1094 (H.487) senesinde aynı yerde vefât etti. Ebü'l-Kâsım Gürgânî'nin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulunup, talebelerinin ileri gelenlerinden oldu. Ayrıca Ebû Bekr-i Dîneverî ve başka âlim ve velî zâtlarla görüşüp onların sohbetlerinde bulundu. Zâhirî ilimlerde derece sâhibi olup tasavvuf yolunda ilerledi. Allahü teâlâya olan niyâz ve münâcâtları meşhurdur. Şöyle dua ederdi:

Yâ Rabbî! Orada bizi, babalarımız, annelerimiz, yakınlarımız ve çoluk çocuğumuzla en güzel bir hâlde berâber bulundur. Dünyâda iken bizimle ülfetleri, yakınlıkları olanları da bize kat. Onları umduklarına kavuştur. Dilediklerinden fazlasını ver. Dünyâdan îmânla ayrılan bütün mümin erkek ve kadınlara rahmetinle muâmele eyle. Onlardan hayatta olanların günahlarını affeyle, tövbelerini kabûl eyle. Zulüm ve haksızlığa uğrayanlara yardım et. Hastalarına şifâ ver. Bize ve onlara nasûh tövbe etmek nasîb et. Çünkü sen, çok ihsân sâhibisin ve her şeye kâdirsin.
Yâ Rabbî! Senin yolunda cihâd edenlere yardım eyle. Hem idâreciyi hem de idâre edileni ıslâh eyle. Müslümanların işlerini üzerine alanlara, Müslümanlara karşı şefkat ve merhamet nasîb et.
Yâ Rabbî! Sözlerimi birleştir. Bizden fitneyi gider. Belâlardan kurtar. Bize Müslümanlar arasında ihtilaf gösterme. Bizleri sana yaklaştıran şeylerde birleştir.
Yâ Rabbî! Bizi aziz kıl, zelîl kılma. Bizi, senin rızâna götüren dünyâ ve âhiret işlerinde birleştir. Bu ancak senin yardımınla olur.
Yâ Rabbî! Bize, senden korkmayı, sana tâzim ve hürmeti, sevdiklerine lütfettiğin mârifet ve nîmetlerini bize ihsân ve bunları devamlı eyle.
Yâ Rabbî! Bedenlerimize, bütün kardeşlerimize, bizden sonra gelecek çoluk çocuğumuza, yakınlarımıza, sıhhat ve âfiyet ihsân eyle. Bu âfiyeti diğer bütün mümin erkek ve kadınlara da ver."

Yâ Rabbî! Sen düşmanlarından intikam alıcı, çirkin işleri beğenmeyip âsilere azâb edicisin. Senin azabın çok çetindir...

Allahü teâlâya kavuşmak aşkıyla yanarak yaptığı bir münâcâtından sonra, kendisine şöyle bir nidâ geldi: "Ey Nessâc! Bizi talep ve isteme derdi ile kanâat et! Zîrâ bu derdi talep şerefi, herkese ihsân edilmiş değildir."
"Tevekkül nedir?" diye soran bir talebesine; "Tevekkül, varlığı ve darlığı Allahü teâlâdan başkasından bilmemektir" buyurdu.

Toplam Görüntülenme: 139

Yayın tarihi: Cuma, 17 Mart 2023