Bu sayfayı yazdır

İlim kaledir, cehâlet ise meçhûldür!

Ebû Abdullah Belhî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Adı Muhammed bin Fadl’dır. Türkistan’da Belh'te doğdu. Semerkand'a giderek Muhammed bin Fadl, Ahmed bin Hadraveyh'in talebesi olup, daha birçok âlimin sohbetinde bulundu. Semerkand'da kadılık yaptı. 931 (H.319) senesinde burada vefât etti.

Hacca giderken Nişâbûr'a uğradığında, sohbet etmesini istediler. Kürsüye çıkarak; "Allahü teâlâ büyüktür. Allahü teâlânın zikri büyüktür. Rızâ, en büyük olan Allahü teâlâdandır" dedi ve kürsiden indi. Ebû Osman Hîrî, ona "Bedbahtlığın alâmeti nedir?" diye sorduklarında; "Bedbahtlığın alâmeti üçtür: Bir kimseye ilim verilir ama amel etmek için yardım edilmez. Amel etmeye yardım edilir ama bu sefer de ihlâstan mahrum edilir. Üçüncüsü ise âlimler ile sohbet etmek nasîb olur, fakat onlara hürmet etmekten mahrum edilir" buyurdu. Sohbetlerinde buyurdu ki:
"İslâmiyet nûrlarının kalblerden ayrılıp, kalblerin kararmasına dört şey sebep oldu: Bildikleri ile amel etmemek. Bilmeyerek yapmak. Bilmediklerini öğrenmemek. Başkalarının öğrenmelerine mâni olmak."

"İnsanların en ârifi, Allahü teâlânın emirlerini yerine getirme husûsunda gayret sarf eden ve Peygamber efendimizin sünnet-i seniyyesine tâbi olanlardır."

"Errahmân demek; Allahü teâlânın, dünyâda iyi ve kötü herkese ihsân etmesi demektir."

"İnsanların, nefsin istek ve arzularından uzaklaşmak için ıssız çöllere çekilmesi, ne kadar şaşılacak bir şeydir. Zîrâ insanların arasına çıkmak, Peygamberlerin sünnetidir."

"İlim kaledir. Cehâlet meçhûldür. İyi arkadaş rızıktır. Kötü arkadaş, keder ve üzüntüdür. Akrabâyı ziyâret etmek hasenedir. Sıla-i rahmi kesmek musîbettir. Sabır kuvvettir. Cüret âcizliktir. Doğruluk kuvvettir. Yalan zayıflıktır. Mârifet doğruluktur. Akıl tecrübedir."

"İlmin tadından zevk alan, onsuz yapamaz. Devamlı ilimle meşgûl olur."

"Zâhidlerin gözleri, âriflerin ise kalbleri ağlar."

"Bir müridi (talebeyi) dünyâ malı toplamaya istekli görürsen, bil ki, onun bu isteği aşağılık, Rabbine sırt çevirme ve baş aşağı dönme nişânıdır."

"Şükrün neticesi; Allahü teâlâyı sevmek ve O'ndan korkmaktır."

"Dil ile zikretmek, günahlara keffârettir. Kalb ile zikr, Allahü teâlâya yakınlık ve mertebenin yükselmesidir."

"Güneşin doğuşundan, güneşe gözle bakılabildiği sürede (işrak zamanına kadar) namaz kılmak haramdır. Ancak işrak vaktinden sonra nâfile kılmak mübah olur."

Toplam Görüntülenme: 69

Yayın tarihi: Salı, 26 Aralık 2023