Amasyalı Mustafa Efendi

Mustafa Âkif Efendi, 1686 (H.1098) senesinde Amasya’da doğdu. 1760 (H.1173) senesinde Amasya’da vefât etti. Kabri, surların dışındaki kabristanın kıble tarafındadır. Bu mübarek zat, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki: 

Anadolu’da ve birçok İslâm memleketlerinde, yanlış olarak, Abdullah’ın evlendiği geceye, Regâib Kandili ismini veriyorlar. Regâib gecesine böyle ma’nâ vermek doğru değildir. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” dokuz aydan önce dünyâyı teşrîf etmiş olduğunu bildirmek olur ki, bu da, noksânlık ve kusûrdur. Her bakımdan, her insanın üstünde ve her bakımdan kusûrsuz olduğu gibi, Âmine valdemizi “rahmetullahi teâlâ aleyhâ” nûrlandırdığı zamân da, noksân ve kusûrlu değildi. Bu zamânın noksân olması, tıb ilminde ayıp ve kusûr sayılmaktadır. 
Receb-i şerîfin ilk Cum’a gecesine Regâib gecesi denir. Çünkü, Allahü teâlâ, bu gecede, mü’min kullarına, ragîbetler, ya’nî ihsânlar, ikrâmlar yapar. O gece yapılan duâ reddolmaz ve namâz, oruç, sadaka gibi ibâdetlere, kat kat sevâb verilir. O geceye hürmet edenleri affeyler. 
İslâmiyyetin ilk zamânlarında ve İslâmiyyetten evvel, Receb, Zil-ka’de, Zil-hicce ve Muharrem aylarında harb etmek harâm idi. Zâhidî ve Alî Cürcânî tefsîrlerinde ve birçok tefsîrde yazıyor ki: İslâmiyyetten evvel, Arablar, Receb veyâ Muharrem aylarında harb edebilmek için, ayların yerini değiştirir, ileri veyâ geri alırlardı. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, hicretin onuncu senesinde, doksanbin Müslümân ile vedâ haccı yapdığı zamân: (Ey Eshâbım! Haccı tam zamânında yapıyoruz. Ayların sırası, Allahü teâlânın yarattığı zamândaki gibidir!) buyurdu... 

AYLARIN YERİ DEĞİŞİKTİ!.. 
Hazreti Abdullah’ın evlendiği sene, ayların yeri değişik idi. Receb ayı, Cemâzil-âhır yerinde idi. Ya’nî bir ay ileride idi. O hâlde, nûr-i Nübüvvetin, Âmine “rahmetullahi teâlâ aleyhâ” validemize intikâli, şimdiki Cemâzil-âhır ayındadır. Regâib gecesinde değildir. 
Amcası Abbâs ile Abbâs’ın oğlu Abdullah “radıyallahü anhümâ” da beyâz idi. Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” kıyâmete kadar evlâdı da güzel ve beyâzdır. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbı da, beyâz ve güzel idi... 

Toplam Görüntülenme: 1008

Yayın tarihi: Cumartesi, 04 Şubat 2012

Bunları okudunuz mu?