Gariplerin sığınağı...

Seyyid Ahmed Rıfâî hazretleri Mısır evliyasının en büyüklerindendir. 1118 (H.512) senesinde Betâih’te doğdu. 1182 (H.578) senesinde vefât etti. Peygamber efendimizin soyundan olup seyyiddir...

MERHAMET DERYASI...
Seyyid Ahmed Rıfâî hazretleri, hayvanlara karşı da çok merhametli idi... Bir gün paltosunun eteğinde, evin kedisi gelip uyudu. Namaz vakti geldiğinde kediyi uyandırmaya kıyamadı. Bir müddet onu şefkatle seyretti. Uyanmayacağını anlayınca kedinin yattığı yeri kesti. O hâliyle kalkıp namaza gitti. Geldiğinde kedi uyanıp oradan gitmişti. Kesik parçayı paltosuna tekrar dikti. Öyle ki, kesildiği yer hiç belli değildi...
Seyyid Ahmed Rıfâî hazretlerine, sıkıntı içinde dertli, ihtiyâcı olanlar gelirler, ondan duâ isterlerdi. Ayrıca ihtiyaçlarının karşılanması için kendisine gelenlere, mürekkep kullanmadan, parmağıyla kâğıda bâzı şeyler yazıp verirdi. Allahü teâlânın izniyle hâcetleri, istekleri hâsıl olurdu...
Bir kimse Seyyid hazretlerine hâcetinin hâsıl olması için geldi. O da parmağıyla yazdığı bir kâğıdı ona verdi. Aradan bir hayli zaman geçtikten sonra o kimse, tecrübe için aynı kâğıdı tekrar getirip, Seyyid hazretlerine hâcetini anlatıp; “Efendim! Bu kâğıda bir duâ yazar mısınız?” dedi. O da; “Bu kâğıda daha önce bir kerre yazı yazılmış. Bir daha yazarsak, yazılar birbirine karışır, okunmaz hâl alır” buyurdular.

“BU DÜNYÂ FÂNÎDİR...”
Fıkıh âlimlerinden Yûsuf Ebû Zekeriyyâ, Ahmed Rıfâî hazretlerini ziyâret için Ümmü Ubeyde kasabasına gitti. Seyyid hazretleri, binlerce kişiye câmide vâzü nasîhat veriyordu. Nasîhat ederken, cemâat arasındaki âlimler, kendisine pekçok suâller sordular. Sorulan suâller pek zor, anlaşılması ve cevaplarını vermek güçtü. Seyyid hazretleri her sorunun cevâbını ânında en ince teferruâtına kadar açıklıyordu. Ne kadar sorulduysa, hepsine cevap verdi. Yûsuf Ebû Zekeriyyâ dayanamayarak, suâl soranlara; 
“Yeter artık. Ne kadar sorarsanız sorunuz, hepsine cevap verileceğini anladınız” dedi. Bu söz üzerine Seyyid Ahmed Rıfâî, tebessüm edip; “Ey Ebû Zekeriyyâ! Dünyâ fânîdir. Bırakınız ben hayatta iken sorsunlar” buyurdular. “Bu dünyâ fânîdir” buyurduğunda, binlerce cemâat fevkalâde heyecâna kapıldı, içlerinden beş kişi orada vefât etti. Orada hazır bulunanlar içinden, ibâdetlerini tam yapmayan binlerce kimse tövbe edip doğru yola geldi.

Toplam Görüntülenme: 1146

Yayın tarihi: Cuma, 15 Nisan 2011

Bunları okudunuz mu?