Muhammed Huccetullah

Muhammed Huccetullah, 1624 (H.1034) senesinde dedesi İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendî hazretlerinin vefât ettiği yıl doğdu. İsmi Muhammed Nakşibend olup, lakabı “Huccetullah”tır. Tasavvufta “Hullet” ismi verilen pek yüksek makamların sâhibi idi.

“DUADA KUSUR ETMEMELİ!”
Muhammed Huccetullah hazretleri, 1703 (H.1115) senesinde seksen bir yaşında vefât edip, hakîkî âleme göç ederek sevdiklerine kavuştu. Vefatlarından önce yazdıkları mektuplarından birinde (özetle) buyurdular ki:
“Allahü teâlâya hamd olsun. Seçtiği kullara selâm olsun. Mektubunuzla şereflendik. İkrâmlarınız da geldi. Duâ etmemize sebep oldu. Hadîs-i şerîfte; “Duâ kapılarının kendisine açıldığı kimseye (yâni duâ nasib olan kimseye) kabûl kapıları ve Cennet, yâhut rahmet kapıları da açılır” buyuruldu. O hâlde duâda kusur etmemelidir. Kapalı kapıları duâ anahtarı ile açmalıdır. İhtiyaçlarını Allahü teâlâdan yalvararak ve O’na sığınarak istemeli, âhiret kurtuluşunu onlarda görmelidir.
.....
Duânın kabûl olması için olan şart ve edebler: Yemekte ve giymekte haramdan sakınmak, Allah’a karşı ihlâslı olmak. Duâdan önce namaz veya benzeri sâlih bir amel işlemek, abdestli olmak, temiz olmak, kıbleye karşı diz çöküp oturmak, duâ ederken Allahü teâlâya hamdü senâ etmek, Resûlullah efendimize salevât-ı şerîfe getirmek, iki elini uzatıp, omuzları hizâsına kaldırmak, elinde eldiven olmamak, isterken Allahü teâlânın isimleri ve sıfatları ile istemek, meselâ; yâ Rabb-el-âlemîn, yâ Ekrem-el-ekremîn, yâ Erhamerrâhimîn... gibi. Avuç içleri açık olmak, edeb üzere bulunmak, hudû’ ve huşû’ hâlinde olmak. Kendini eksik, kusurlu, zavallı ve kırık bilmektir.

“MAZLUMUN DUASI MAKBULDÜR”
Duânın kabûl zamanları ise; Kadir gecesi, Arefe günü, Ramazân-ı şerîf ayı, Cumâ günü, gecenin ilk üçte biri, gece yarısından sonra, gecenin son üçte biri, gecenin ortası ve seher vakitleridir. Bunlardan en önemlisi Cumâ saatidir...
.....
Fâcir ve fâsık olsa da, mazlûmun duâsı makbûldür. Babanın, âdil pâdişâhın, sâlih ve velîlerin duâları müstecâbdır...
.....
Çocukların da ana-babasına duâları, misâfirin duâsı, oruçlunun iftâr vaktindeki duâsı, Müslümanın Müslümana gıyâbında, yâni arkasından yaptığı duâ makbûldür...
.....
Yâ Râbbî! Duâlarımızı kabûl eyle. Sen her şeyi işitirsin, bilirsin.”

Toplam Görüntülenme: 1484

Yayın tarihi: Çarşamba, 03 Eylül 2008

Bunları okudunuz mu?