babamdan Bana çok Borç Kaldı!..
RESULULLAHIN VERDİĞİ MÜJDE..."Babam Uhud'da şehit oldu. Kız kardeşlerim cenazeyi getirip Selemeoğulları kabristanına defnetmemi istediler. Yanımda birkaç adamla gittim. Resûl-i Ekreme durumu arz ettim. Buyurdu ki: (... Allah'a yemin ederim ki; Abdullah arkadaşları ile birlikte defnedilecektir!) Resûl-i Ekrem'in bu sözü üzerine babamı Uhud şehitleri ile birlikte defnettik." (Buhâri, II, 584).
Resûlullah Efendimiz hazreti Câbir'e, (Sana bir müjde vereyim mi? Allahü teala babanı diriltti. Ve kendisine perdesiz doğrudan doğruya hitap etti. Halbuki şimdiye kadar hiçbir kimseye böyle hicabsız söylediği olmamıştır) buyurdu.
Câbir hazretlerine babasından bir hayli borç kalmıştı. Borçları ödeyemedi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimize giderek, "Ya Resûlallah! Babamdan bana çok borç kaldı. Alacaklılar da sıkıştırıyorlar. Bana Yardım ediniz de borcumun bir miktarını gelecek yıla ertelesinler" dedi.
Resûlullah Efendimiz "Hay hay, öğleye doğru size gelir, alacaklıları görürüm" buyurdu.
Resûlullah Efendimiz hazreti Câbir'in evine gitti. "Bana Ebû Bekir'i çağır" buyurdu. Resûlullah Efendimiz ve yanındaki eshabı yemek yediler...
"BANA VE KOCAMA DUA EDİNİZ"
Yemekten sonra Resûlullah gitmek üzere ayağa kalkınca Câbir'in zevcesi "Ya Resûlallah, bana ve kocama dua ediniz" diye yalvardı. Resûlullah Efendimiz de "Cenâb-ı Hak seni ve kocanı mağfiretine nail etsin" buyurdu.
Resûlullah Efendimiz daha sonra alacaklıları çağırmış ve onlardan Câbir'e mühlet vermelerini istemiş, onlar mühlet vermeyince hazreti Câbir'e hurmalarını ölçüp onlara vermesini buyurmuştur. O da, hurmalarıyla babasının borçlarını ödedikten sonra kendisine de bir miktar hurma kalmıştır. Bunu Resûlullah'a aktarırken hanımına dönüp "Ben sana Resûlullah Efendimizi rahatsız etmemeni tembih etmemiş miydim?" deyince hanımı "Resûl-i Ekrem Efendimiz benim evime gelir de, ben ondan dua etmesini nasıl istemem?" demiştir.
Câbir hazretleri, "Biz, Resûl-i Ekrem'in himmet ve imdadı ile o borçtan kurtulduk" demiştir.