Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.382.531

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bir Kimse Ölünce, Onun Kıyâmeti Kopmuş Olur!

Celâleddîn Tebrîzî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 560’ta (m. 1165) Tebriz’de doğdu. Bağdat’a gidip Şehâbeddin Sühreverdî hazretlerineintisab etti. İcazet verilerek Hindistan’a gönderildi. Önce Delhi’ye, sonra Bedâyûn’a, oradan Bengal’deki Panduh kasabasına giderek insanları irşad etti. 642 (m. 1244)’de orada vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Huzur Dersleri

Osmanlı pâdişâhları zaman zaman ulemâdan ileri gelenleri saraya davet ederler, ilmi mütâlaalarını dinliyerek istifâde ederlerdi. Huzurda âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerin tefsir leri anlatıldığı gibi müsbet ilimler, edebi konular konuşulur, ilmi müzâkereler yapılırdı. Sâdece Osmanlılarda görülen ve hangi târihte ihdâs edildiği kesinlikle belli olmayan huzûr derslerinin Osmân Gâzi ile başladığı iddia edilmektedir. Sultan Üçüncü Mustafa 1759 yılında bir kânunla huzur dersleri denilen ve Ramazanın birinden onuncu gününe kadar devam eden bir ders ihdâs etmişti. Ramazandaki huzur derslerinin mevzuu dini konular olurdu. Kâdı Beydâvi Tefsiri'nin okunması genelde âdet hâline gelmişti. Huzur hocalarını şeyhülislâm seçerdi.Sultan İkinci Abdülhamid Han zamânında huzur dersleri Ramazanda ikindi namazından sonra haftada iki gün esasına göre Yıldız'daki Çit Kasrında yapılır ve Sultan Abdülhamid Han yüksekçe bir mindere otururdu. Karşıda ders veren ile dinleyiciler bulunurdu. Dâvet üzerine devlet ricali de derste hazır olurdu. Pâdişâh dersi anlatan ile buna sual soranların münâzaralarını dinlerdi. Her derste ders anlatan ve ona sual soranlar değişik olurdu.Huzur dersleri Osmanlı Devleti ve Hilâfetin ilgâsına kadar (3 Mart 1924) devam etti. Son huzur dersi Halife Abdülmecid Efendi zamânında ve 1923 (H. 1341) Ramazanı'nda yapılmıştır.

Vehbi Tülek

Kibris Halkina Sultan Selim’in Fermani

Vehbi Tülek

Kanuni'nin Belgrad Kadisina Gönderdigi Ferman

Vehbi Tülek

GÂzi Hüsrev Bey

Vehbi Tülek

Sultan İkinci Bâyezid'in torunu ve Bosna sancakbeyi olan Gazi Hüsrev Bey, sarayda iyi bir eğitim gördü. Dayısı Şehzâde Mehmed, Kefe sancakbeyi olunca, Hüsrev'i de berâberinde götürdü. Şehzâde Mehmed'in elçisi sıfatıyla Moskova'ya gitti. 1521'de Bosna sancakbeyi oldu. Kânûni Sultan Süleymân'ın Belgrad Seferine katıldı ve Zemlin Kalesini fethetti. Belgrad'ın fethinden sonra Macaristan, Hırvatistan, Transilvanya ve Dalmaçya'ya Türk akınları devâm etti. Mohaç Savaşına kadar süren bu akınlara, Sinan ve Bâli beylerle birlikte Gâzi Hüsrev Bey de katıldı.

Gayret-i İslama Ne Oldu?

Vehbi Tülek

102 - Şahitliği Kabul Edilmeyen Padişah

Vehbi Tülek

Hey Sultan MurÂd’im VÂ’den Yakin Geldi!..

Vehbi Tülek

Benim Milletimin Ocaği Yaniyor

Vehbi Tülek

Hergün Bin Akçe Dağitirdi

Vehbi Tülek

Sokollu Mehmed Paşanin Mahareti

Vehbi Tülek

Osmanli Ordusundaki Tertip Ve Düzen

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ebû Muhammed Cerîrî

Evliyânın büyüklerindendir. 311 (m. 923)'de vefât etti. Fıkıh ilminde imâm ve müfti, edeb ilminde mükemmel, diğer bütün ilimlerde âlim idi. Tasavvuftaki derecesi o kadar yüksek idi ki, Cüneyd-i Bağdadi hazretleri bunun için "Zamanımızın velisidir" buyurdu. Cüneyd hazretlerine vefât edeceği zaman, "Sizden sonra kimin sohbetlerine devam edelim?" diye sordular. "Ebû Muhammed Ceriri'ye gidin" buyurdu. Tasavvufun üstün hâllerine vâkıf olmakta nihâyette olup, mürşid-i kâmil bir zât idi.
Ebû Muhammed Ceriri hazretleri buyuruyor ki:
"Nefsine aldanan, şehevi duygularına esir olur. Hevâi arzularının zindanına kapatılır ve o kulun kalbi fâideli işlerden zevk alamaz. Kur'ân-ı kerimi hergün hatm etse bile, ilâhi kelâmı okumaktaki esas tadı bulamaz. Bunun hâl çâresi, nefsin esâretinden kurtulmayı candan arzu etmekdir."
"Allahü teâlânın takdir ve taksimine râzı olup, Allahü teâlâ ile iktifa edenin iç hâli düzgün, Allahü teâlâyı tanıması kolay olur. Allahü teâlânın yasak ettiklerinden sakınanın gidişatı dosdoğru, ahlâkı güzel olur. Helâlinden az yiyenin ise, beden sıhhati düzgün olur."
"İhlâs, âhıretteki nimet ve azâblara yakinen inanmanın alâmetidir, İbâdetlerdeki riyâ da, âhıretteki nimet ve azâblara inanmakta tereddüt olduğunun alâmetidir."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Devamlı Salevât Okuyan Adam!..

Vehbi Tülek

Tebe-i tâbiinin büyüklerinden olan Süfyân-ı Sevri hazretleri Mekke-i mükerremeye gittiği zaman halk başına toplanır, bilmedikleri ve anlayamadıkları hususları sorarlardı. Hepsine teker teker cevap verir, müşkillerini hallederdi...
Bu mübarek zat bizzat kendisi anlatır:
"Bir gün Kâbe-i şerifi tavaf ederken devamlı salevâtı şerife okuyan birini görünce ona şöyle sordum:

allah'ım, Bana Olan Vaadini Yerine Getir!

Vehbi Tülek

Allahü Teâlânın Sevdiği Kullar

Vehbi Tülek

Abdurrahman İbn-i Ebi Hatim hazretleri hadis, tefsir ve fıkıh âlimidir. 240'ta (m. 854) İran'da Rey'de doğdu. İlim tahsili için Şam ve Mısır'a giderek zamanın büyük âlimlerinden icazet aldı. 327 (m. 938)'de vefat etti. Tefsirinde şöyle buyurmaktadır:

Haçlıların Kâbusu Nureddin Zengi

Vehbi Tülek

Nurlu Talebe Mükerrem Han

Vehbi Tülek

Molla Câmî'ye Iftira Atan Bedevînin Sonu

Vehbi Tülek

Haramdan Sakınmak, Farzı Yapmaktan Önce Gelir

Vehbi Tülek

Seyyid Ömer Efendi

Vehbi Tülek

Muhammed Bin Abdüsselâm Huşenî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Onun Görmediği Yer

Onun Görmediği Yer

Üsküdarlı Aziz Mahmud Hüdai Hazretleri, üstadı Üftade Hazretleri'nin hizmetinde talebe iken, birçok talebe arkadaşlarının arasında, üstadının yanında ayrı bir yeri vardı. Üftade Hazretleri, talebeleri arasında en çok onunla ilgilenir, bir çok iltifatlar eder ve onun yetişmesine ayrı bir ihtimam gösterirdi. Üstadın o talebesi ile fazla meşgul olmasını diğer talebeler çekemezler ve çok kıskanırlardı.-Biz de talebeyiz o da talebe! Onun bizden ne farkı var? diye hayıflanıyorlardı. Talebelerin bu halini sezen Üftade Hazretleri, onları imtihan etmek istedi. Hepsini huzuruna çağırarak ellerine birer bıçak ve birer de tavuk verip:-Bunu gidip kimsenin görmediği yerde kesip geleceksiniz. Tek şartım, keserken hiç kimsenin sizi görmemesi ve yalnız olmanızdır. Kim daha çabuk gelirse, benim en çok takdirimi o talebem kazanmış olur, buyurdular.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Helvaci Çocuk

Abayi Yakmak

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Garip Karşilanan Bir Adak

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek