Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.495.774

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Hanefî Mezhebinin Reîsi: İmam-ı A'zam Ebû Hanîfe

Cemâlîzâde Fudayl Efendi Osmanlı âlimlerinden olup Şeyhülislam Zenbilli Ali Cemâlî Efendi’nin oğludur. 920 (m. 1514) senesinde İstanbul’da doğdu. Ebüssü’ûd Efendi gibi zamanının büyük âlimlerinden ilim tahsil etti ve Ebüssü’ûd Efendinin kızıyla evlendi. İstanbul’da çeşitli medreselerde müderrislik ve Mekke-i mükerreme kadılığı yaptı. Şeyhülislâmlık teklif edildiyse de, bu vazîfeyi kabûl etmedi. 991 (m. 1583) senesinde İstanbul’da vefât etti. Çok kitap yazdı. Bunlarda, Hanefî mezhebine göre fıkıh bilgilerini açıklayan “Dımânât” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yedi-sekiz Hasan Paşa

20 Mayıs 1878 günü saat 11.00'de Çırağan Sarayında müthiş bir gürültü koptu. Rıhtıma yanaşan koca mavnadan birkaç yüz silahlı adam fırlamış, muhafızları safdışı edip zemin kata doluşmuştu. Aynı anda kara tarafındaki yıkık istinat duvarını aşan bir o kadar adam daha atlamıştı içeriye. Bunlar Rumeli göçmenleriydi. Başlarında da eli tabancalı, seyrek siyah sakallı, kırk yaşlarında bir gazeteci bulunuyordu: Ali Suavi...

Vehbi Tülek

O Kendini Tanitti

Vehbi Tülek

Gayret-i İslama Ne Oldu?

Vehbi Tülek

Hamdolsun İslam Askeri Muzaffer Olmuştur

Vehbi Tülek

Yeğen Mehmed Paşa, çeşitli vazifelerde bulunduktan sonra, 1737 senesinde Nemçe (Avusturya) seferini yapmakla görevlendirildi. Yeğen Mehmed Paşa bu sırada Sultan Birinci Mahmûd Hânın vezir-i âzamı idi.Yeğen Mehmed Paşa, İstanbul'dan hareket etmeden önce, Aksaray civârında oturmakta olan kızının evini Mehmed Emin Tokâdi hazretlerine tahsis edip, oraya dâvet etti. Mehmed Emin Tokâdi de kabûl edip, orayı teşrif etti. Burada ikâmet ettiği sırada Yeğen Mehmed Paşa sık sık ziyâretine gidip, sohbetinde bulunurdu. Huzûruna girerken pâdişâhın huzûruna girer gibi edeb ve hürmet gösterirdi. Mehmed Emin Efendi, ona latife yollu takılırdı. Fakat o dâimâ edeb ve hürmetle huzûrunda dururdu. Yeğen Mehmed Paşa, çıkacağı Avusturya seferi ile ilgili yaptığı hazırlıkları anlatıp duâ istedi. Mehmed Emin Efendi de, gözyaşı dökerek zafere kavuşması için duâ etti.

Pişmemişler Celveti Olamazlar

Vehbi Tülek

Adam

Vehbi Tülek

2 - Şanli "yanya" Müdafaasi Ve Şehid Cavit Paşa

Vehbi Tülek

“müfti’s-sekaleyn” Ne Demektir Ve Kimdir?

Vehbi Tülek

Fat0h Sultan Mehmed Han Ve Akbiyik Sultan

Vehbi Tülek

Fatih Ve Hocazade

Vehbi Tülek

60 - Yavuz'un Adaleti

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Faydalı Ilim, Sâlih Amel Ve Güzel Ahlâk

Karaçelebizâde Abdülaziz Efendi Otuzüçüncü Osmanlı Şeyhülislâmıdır. 1000 (m. 1591) senesinde İstanbul'da doğdu. 1068 (m. 1658) senesinde Bursa'da vefât etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Osmanoğullarının âkıbeti Nasıl Olacak Ağabey?

Vehbi Tülek

Beşiktaşlı Yahyâ Efendi Osmanlı Devleti zamânında yetişen âlim ve evliyanın büyüklerindendir. 1494 (H.900) senesi Trabzon’da doğdu. Kânûnî Sultan Süleymân da Trabzon’da aynı sene aynı haftada doğdu. Kânûnî ile süt kardeşi oldular. Kânûnî dünyâya geldiğinde, annesi Âişe Hafsa Sultanın sütü kesilmişti. Bunun üzerine Kânûnî’yi Yahyâ Efendinin annesi emzirdi...

İbrâhim-i Havvâs Ve Hidâyete Eren Rahîb

Vehbi Tülek

Yumuşak Davranmayan Hayır Yapmamış Olur

Vehbi Tülek

Nâsırüddîn Muhammed el-Medenî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Aslen Semerkandlı bir aileden olup Medine’de doğdu. Burada ilim tahsilinden sonra Bağdat’a giderek meşhur âlimlerden fıkıh dersi aldı ve icazet alarak talebe yetiştirdi. 556 (m. 1161)’de vefat etti. “el-Fıkhü’n-nâfi” isimli eserinde şöyle nakleder:

Hindistan Evliyâsından Şeyh Abdülkuddûs

Vehbi Tülek

Peygamberlerin Mübârek Cesetleri Çürümez!

Vehbi Tülek

İmâm-ı Rabbânî’nin Torunu Muhammed Ubeydullah

Vehbi Tülek

İlim Kalbe Hayat Verir Ilmsiz Ibâdet Olmaz

Vehbi Tülek

Sâlih Bin Beşîr

Vehbi Tülek

Eshâbımın Hiçbirine Dil Uzatmayınız

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

İftiranin Neticesi

Allah Haramdan Kaçani Korur

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Abdullah El-acemî

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek