İbrâhim Medenî Hazretleri
"Allahü teâlâ, Peygamberler vâsıtası ile, insanlara, sonsuz kurtuluş yolunu göstermiş ve sonsuz azâbdan kurtarmıştır. Eğer Peygamberlerin mübârek vücûdları olmasaydı, Allahü teâlâ, zâtını ve sıfatlarını kimseye bildirmezdi. Kimsenin, Allahü teâlâdan haberi olmazdı. Kimse Ona yol bulamazdı. Allahü teâlânın emirleri ve yasakları bilinemezdi. Allahü teâlâ ganidir. Yâni hiçbir şeye muhtaç değildir. İnsanlara acıdığı için, insanlara iyilik ederek, emir ve yasakları göndermiştir. Emirlerin ve yasakların faydaları insanlaradır. Allahü teâlâya hiç faydaları yoktur. Allahü teâlânın, bunlara ihtiyacı yoktur...Bütün Peygamberlerin dinlerinin aslı, temeli birdir. Başka başka değildir. Hep aynı şeyi söylemişlerdir... Allahü teâlâ, bir vakit, o vaktin insanları için, zamanlarına ve hâllerine uygun emirleri, bir ülül'azm Peygambere göndermiş ve o insanların, buna uymalarını emir buyurmuştur. Birçok sebepler, faydalar için, Allahü teâlâ, ahkâm-ı şer'iyyede değişiklikler yapmaktadır. Çok defa, din sahibi, aynı bir Peygambere, başka başka zamanlarda, birbirine uymayan emirler göndermiştir. Yâni, önceki emirleri, sonradan neshetmiş, değiştirmiştir.
"İBÂDET ANCAK O'NA YAPILIR"
Bütün Peygamberlerin, söz birliği ile söylediği hiç değişmeyen sözlerden biri, Allahü teâlâdan başka, bir şeye ibâdet etmemek, Allahü teâlâya şerik, ortak yapmamaktır. Mahlûklardan bazısını, başkalarına rab, mâbut yapmamaktır. Bu sözü, yalnız Peygamberler söylemiştir. Onların yolunda gidenlerden başka, hiç kimse bu devletle şereflenmemiştir. Peygamberlerden başkaları, bu sözü söylememiştir. Peygamberlere inanmayanlardan bir kısmı, Allahü teâlânın bir olduğunu söylemişse de, bunlar, yâ Müslümanlardan işiterek söylemiş veya varlığı lâzım olan, birdir, demiştir. İbâdet olunacak, yalnız Odur dememişlerdir. Hâlbuki Müslümanlar hem varlığı lâzım olan, hem de ibâdet olunmaya hakkı olan birdir, demektedir. (Lâ ilâhe illallah) demek, ibâdet olunacak, Allahü teâlâdan başka hiçbir şey yoktur. İbâdet ancak Ona yapılır, demektir..."