nurlu Bir Rü­ya Ve Amr Bin Mür­re

nurlu Bir Rü­ya Ve Amr Bin Mür­re
"IŞIK PAR­LA­DI... NUR ÇIK­TI!"
Nur için­de bi­ri­si yük­sek ses­le, "Ka­ran­lık per­de­si yır­tıl­dı! Işık par­la­dı! Nur çık­tı! Pey­gam­ber­le­rin so­nun­cu­su gön­de­ril­di!" di­ye ba­ğır­dı. Son­ra bu nur bir da­ha par­la­dı. Hi­re sa­ray­la­rı ile Me­dâ­in'in be­yaz köş­kü gö­rün­dü. Bu nur için­de de bir ses, "İs­lâm di­ni or­ta­ya çık­tı! Put­lar kı­rıl­dı! Ak­ra­ba­lık hak­la­rı­na ri­âye­te baş­lan­dı!" di­yor­du. Amr bin Mür­re, kan ter için­de ve he­ye­can­la uy­ku­dan uyan­dı. Ar­ka­daş­la­rı­na rü­ya­sı­nı an­lat­tık­tan son­ra, "Val­la­hi, Ku­reyş'in bu ka­bi­le­si için­de bir hâ­di­se çı­ka­cak­tır!" de­di.
Amr bin Mür­re, mem­le­ke­ti­ne dön­müş­tü... Bir gün Mek­ke'de Ah­med is­min­de bir pey­gam­ber çık­tı­ğı­nı duy­du. Der­hal yo­la ko­yul­du. Doğ­ru­ca Pey­gam­ber Efen­di­mi­zin (sal­lal­la­hü aley­hi ve sel­lem) ya­nı­na gel­di ve gör­dü­ğü rü­ya­yı an­lat­tı. Pey­gam­ber Efen­di­miz "Ey Amr bin Mür­re! Ben bü­tün in­san­lı­ğa gön­de­ri­len bir pey­gam­be­rim. İn­san­la­rı Müs­lü­man­lı­ğa da­vet edi­yo­rum. On­la­ra kan­la­rı ko­ru­ma­yı, ak­ra­ba­lık hak­la­rı­na riâ­yet et­me­yi, yal­nız Al­la­hü te­âlâ­ya iba­det edip put­la­rı red­det­me­yi, hac et­me­yi, se­ne­nin on iki ayın­dan bi­ri olan ra­ma­zan­da oruç tut­ma­yı em­re­di­yo­rum. Ba­na ku­lak ve­rip, emir­le­ri­me uyan­la­ra Cen­net; ba­na mu­ha­le­fet eden­le­re Ce­hen­nem var­dır. Öy­le ise ey Amr! Ba­na iman et ki Al­lah se­ni aza­bın­dan emin kıl­sın!" bu­yur­du. Bu­nun üze­ri­ne Amr bin Mür­re, şe­hâ­det ke­li­me­si ge­ti­re­rek Müs­lü­man ol­du.

"HAN­Gİ­MİZ YA­LAN SÖY­LÜ­YOR­SA!.."
İman et­tik­ten son­ra, kav­mi­ne gi­dip, on­la­rı İs­lâ­ma da­vet et­mek için, Pey­gam­ber Efen­di­miz­den izin is­te­di. Kav­mi­ne gi­dip on­la­rı İs­lâ­ma da­vet et­di. Kav­min­den bir ki­şi hâ­riç hep­si Müs­lü­mân ol­du­lar. Îmân et­me­yen o kim­se:
-Ey Amr! Al­lah se­nin ha­yâ­tı­nı sa­na ze­hir et­sin. Bi­zim put­la­rı­mı­zı terk et­me­mi­zi ve ata­la­rı­mı­zın di­nin­den dön­me­mi­zi is­ti­yor­sun, de­di. Amr "ra­dı­yal­la­hü anh" ona, "İki­miz­den han­gi­miz ya­lan söy­lü­yor­sa, Al­lah onun ha­yâ­tı­nı ze­hir et­sin" de­di. O şah­sın du­dak­la­rı ve ağ­zı par­ça­la­nıp dö­kül­dü. Ye­di­ği ye­me­ğin ta­dı­nı ala­maz­dı. Son­ra göz­le­ri kör ol­du, di­li tu­tul­du ve bu hâl üze­re öl­dü...

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek