sabır Yarışı Yapınız
"SABIR YARIŞI YAPINIZ!"Ahmed-i Bicân talebelerine bir sohbet esnasında buyurdu ki:
Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerimde meâlen buyurdu ki: "Ey imân edenler! Din uğrundaki eziyetlere sabredin ve düşmanlarınızla olan savaşlarda üstün gelmek için sabır yarışı yapın. Sınır boylarında cihad için nöbet bekleşin ve Allah'tan korkun ki, felah bulasınız." (Âl-i İmrân sûresi: 200). "Sabrediniz" buyurması, belâlara sabretmeye işârettir. Bu, halk yâni avam içindir. "Nöbet bekleşin" buyurması, günah işlemeyi terk etmeye işârettir. Bu, havâs içindir. "Sabır yarışı yapınız" buyurması, İbâdet yapmaya katlanmaya işârettir. Bu da seçilmişlerin seçilmişlerine mahsustur. Bunun için, kişinin rahatlığı yakinde, şerefi tevâzuda, saâdeti, kurtuluşu İslâmdadır. İsmeti, günahsız olması Allahü teâlâya güvenmekte, akıllılığı dinde, gayreti dünyâyı terk etmektedir. Helakı günah işlemeye cüret etmekte, pişmanlığı uyumakta, şekâveti cehâlettedir. Saâdeti ilimdedir. Olgunluğu aşktadır. Güzel yaşaması sabırdadır. Sabır; halkın içinde nefsâni arzuları terk etmek, yapmamaktır. Eğer dünyânın bütün belâları onun üzerine gelse "Âh" bile demeyen; vefâdan, cefâdan, acıdan, zenginlikten ve her çeşit nimetten dolayı değişmeyen, mağrûr olmayan ve bunlar karşısında hep aynı kalan kimse sabırlıdır. Bilakis o, kendini bela mancınığına kor ve kazâ denizine atar. Sonundan hiç endişe etmez. Vesselâm...
"KİM GIYBETİ TERK EDERSE!.."
Ahmed-i Bicân hazretleri vefatına yakın buyurdu ki:
"Kardeşlerim! İnsanı Rabbinden uzaklaştıran perdelerin en büyüğü, kalbi öldürmek, karartmaktır. Kalbin ölmesine kararmasına sebep de dünyayı sevmektir. Bir hadis-i kutside buyruldu ki: (Ey Âdemoğlu! Kanâat et zengin ol. Hasedi terk et, râhat ol! Dünyâyı terk et, dinin halis olsun.) Kim gıybeti terk ederse, Allahü teâlâya karşı olan sevgisi çoğalır. Kim az ve doğru konuşursa, aklı tam olur. Kim aza kanâat ederse, gerçekten Allahü teâlânın ahdine inanmış olur. Kim dünyâ için kaygılanırsa Allahü teâlâdan uzaklaşır."