silsile-i Aliyyeden Abdullah-ı Dehlevî

silsile-i Aliyyeden Abdullah-ı Dehlevî
"MÜBAREK OLSUN!.."
Abdullah-ı Dehlevi, Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin huzûruna varıp, kendisini talebeliğe kabûl buyurmasını istedi. O da
"Sen zevkin ve şevkin olduğu yere git. Bizim yolumuz, tuzsuz taşı yalamak gibidir" buyurdu. O da; "Zaten benim mûradım, isteğim de buyurduğunuzdur" dedi. Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretleri; "Mübârek olsun" buyurup talebeliğe kabûl etti. Onu Nakşibendiyye yolunun, Müceddidiyye koluna göre yetiştirip, bu yolun esaslarını ve edeblerini öğretti. Abdullah-ı Dehlevi on beş sene onun sohbetiyle şereflendi. Evliyâlıkta yüksek derecelere kavuşunca, mutlak icâzet, diploma alıp, halifesi oldu...
Bu mübarek zatın, gönülleri ferahlatan, kalplere neşe ve sürur veren sohbetleri ayrı bir nimet sofrası idi. Buyurdu ki:
"Hizmet görmek isteyen hocasına hizmet etsin."
"Nefsinin arzularına tâbi olan, Allahü teâlâya nasıl kul olur? Ey insan! Kime tâbi isen onun kulu olursun."
"Bir defâsında beni Cehennem ateşi korkusu kapladı. Rüyâda Resûl-i ekremi sallallahü aleyhi ve sellem gördüm. Geldi ve; (Bizi seven, Cehennem'e girmeyecek) buyurdu."
Abdullah-ı Dehlevi her zaman şehid olmayı arzû ederdi. Lâkin buyururlardı ki: "Üstâdım Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin şehid edilmesinden insanlara çok sıkıntılar geldi. Üç sene büyük kıtlık olup, binlerce insan öldü. Yine o şehidlik hâdisesi üzerine insanlar arasında olan kavga ve gürültülerde ölenler, herkesin bildiği gibi yazıya sığmayacak kadar çoktu. Onun için şehid olmaktan vazgeçtim."
Hazret-i Hâce Behâeddin Nakşibend; "Bizim cenâzemizin önünde şu beytlerini okuyun buyurmuşlardı:
"Huzûruna müflis olarak geldim,
Yüzünün güzelliğinden bir şey isterim.
Şu boş zembilime elini uzat,
O mübârek eline güvenirim..." Ben de, bu şiirin ve ayrıca aslı Arabi olan şu şiirin güzel sesle okunmasını istiyorum:
"Kerimin huzûruna azıksız geldim,
Ne iyiliğim var, ne doğru kalbim,
Bundan daha çirkin hangi şey olur?
Azık götürürsün, O ise Kerim."

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek