İstanbul Velîlerinden Sünbül Sinân Efendi

İstanbul Velîlerinden Sünbül Sinân Efendi
Hocası Mısır'a gönderdi...
Çelebi Halife, zâhiri ilimlerde de bildiği ne varsa, hepsini Sünbül Sinân'a öğreterek, halifesi olacak şekilde yetiştirdi ve bu bilgileri pekiştirmesi için onu Mısır'a gönderdi...
Sünbül Sinân Efendi, Mısır halkına Ehl-i Sünnet itikâdını bildirmek, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını öğretmek üzere emredilen yere gitti. Daha sonra hocasının vasiyeti üzerine tekrar İstanbul'a geldi. Daha önce giden hacılar tarafından, Çelebi Halife'nin vefât ettiği ve Sünbül Sinân Efendi'yi yerine halife bıraktığı haberi İstanbul'a gelmişti...
İstanbullular, Sünbül Sinân Efendi'yi büyük bir kalabalık hâlinde karşıladılar. Kocamustafapaşa'daki dergâhta bulunan talebeler de, yeni hocaları Sünbül Sinân hazretlerine büyük bir hürmetle bağlandılar. Osmanlı Devletinin en büyük Şeyh'ül-islâmlarından Ahmed ibni Kemâlpaşa, Sünbül Sinân'a büyük bir hürmet gösterir, geldiği zaman, kendisini en üst tarafa oturturdu...

"Taşradan ilk gelen dost!..
Sünbül Sinân hazretleri 1529 (H. 936) da hastalandı. Vefâtından önce talebeleri;
-Efendim! Sizden sonra kime tâbi olalım? diye sordular. Onlara;
-Taşradan ilk gelecek dostumuz yerimize geçecek, buyurdu.
Sünbül Sinân Efendi'nin vefâtından sonra, talebeler, merakla taşradan gelecek olan "dost"u beklediler. Bu sırada Manisa'da bulunan talebesi ve damadı "Merkez Efendi"nin gönlüne bir kor düşüp yollara düştü. Hocasının vefâtından on gün sonra İstanbul'a geldi. Beklenen "dost"un kim olduğu o zaman anlaşıldı...

Şeytanın Işi, Insanları Kandırmaya Çalışmaktır!

Vehbi Tülek

İsmim Söylendiğinde Bana Salat Okuyun!

Vehbi Tülek

Allahü Teâlânın Isim Ve Sıfatları Ezelidir

Vehbi Tülek

En Şerefli Söz, Allahü Teâlâyı Anmaktır

Vehbi Tülek

Namazda, Şaşılacak Gizli Şeyler Hâsıl Olur!

Vehbi Tülek