vatan Için Canın Ne Kıymeti Var Ki!
"GAYRİ İŞ BİZE DÜŞTÜ!.."Prens Baden, ertesi gün, aldığı takviye kuvvetlerle ani bir baskın yaptı. Fazıl Mustafa Paşa, daha önceden siperlerin önüne toplar yerleştirmiş olduğundan, düşman kuvvetlerine ağır kayıplar verdirdi. Buna rağmen Prens Baden ısrarla hücumlarına devam ediyordu. Avusturya süvarileri, Anadolu Beylerbeyi Kemankeş Ahmet Paşa kumandasındaki Anadolu sipahilerine şiddetle saldırdılar. Daha önce böyle bir savaş görmemiş olan Anadolu askeri, bu saldırı karşısında dağıldı. Bu hali karşıdan takip eden Fazıl Mustafa Paşa;
-Gayri iş bize düştü, diyerek Kapıkulu süvarilerinin başına geçti. Kılıcını çekerek:
-Yiğitlerim, ne durursuz? Koman ha, urun ha! diye bağırarak askeri teşvik ediyordu. Serdar-ı Ekrem'in elinde kılıç, en ön safta düşmana hücum ettiğini gören asker bir anda gayrete geldi ve hızla saldırıya geçti. Fazıl Ahmet Paşa, Sultan II. Osman'ın kendisine verdiği kılıcı düşmana doğru uzatıyor ve;
-Bak a küffar! İşte Osmanlı geliyor! diye bağırıyordu. Kendisini tamamen kaptırmış, düşman alaylarını bozarak, parçalayarak ilerliyordu. Kethüda kendisini ikaz ediyor;
-Paşa baba, kendine dikkat et! diye bağırıyordu. Fakat o;
-Biz hayatımız için değil, padişahımız ve devletimiz için cenk ederiz. Canın ne kıymeti var oğul? diyordu.
DÜŞMAN ÇARESİZ KALMIŞTI!..
Orduyu gayrete getiren ve mağlup olmak üzere iken zafere ulaştıran şey, vezirin cesareti ve ordunun başına geçmesi idi. Gaziler onun arkasında büyük bir şevk ve imanla ileri atılmışlardı. Artık Avusturyalılar için kurtuluş çaresi kalmamıştı. Fakat tam bu sırada, hain bir kurşun, kahraman vezir Fazıl Mustafa Paşa'nın tertemiz alnına isabet etti ve o anda şehit düştü. Ruhu şâd olsun...