Bunlardan birisi vefat etmişti. Gayet zengin olan bu tüccardan alınan borç para ise, bütün servetinin çok az bir kısmına tekabül ediyordu. Defterdar, hemen padişaha bir takrir yazarak, vefat eden tüccarın çocuklarının, bu kadar bir paraya ihtiyacı olmadığını belirterek, bu miktarın hazineye kalmasını teklif etti. Tamamen kul hakkı olan bu teklif padişahın hoşuna gitmedi ve defterdar tarafından sunulan kağıdın baş tarafına kendi eliyle:"Mevtaya rahmet, malına bereket, çocuklarına afiyet, bu kağıdı gönderene lânet"cümlesini yazdı ve o defterdarı da derhal azletti.