Abdülehad Nûrî

Abdülehad Nûrî
Bir vaaz esnâsında...
Burada devrin önde gelen ulemasından zâhiri ilimleri, dayısından ise bâtıni ilimleri tahsil eder. Daha küçük yaşlarda iken bu ilimlerde temayüz eder ve henüz yirmi yaşlarında iken, her kesimden herkesin istifade ettiği yirmiyi aşkın eser meydana getirir...
Abdülehad Nûri Efendi, bir vaaz esnâsında, vefâtının yaklaştığına işâret etti. 1650 senesinde bütün derslerine son vererek vaaz verme işini de talebelerine bıraktı. Kendisini tamâmen ibâdet ve tâata verdi. Aynı senenin Muharrem ayının sonunda biraz rahatsız oldu. Hastalıkları artınca, Padişah, Vâlide Sultan, vezir-i âzam, şeyhülislâm ve diğer sevenleri tarafından gönderilen tabipler bir olup, ilaç vermek istediler, fakat kabûl etmedi. "Zamânın Lokman Hakimi" diye meşhûr olan Fergânizâde Süleymân Ağa;
-Efendim, ilâcı bıraktık. Bâri mübârek, başınıza sarığınızı giyin. İnşâallah ilâca muhtaç olmazsınız, deyince, Abdülehad Efendi;
-Süleymân Ağa! Siz bizim ahvâlimize vâkıfsınız. Biz dâvet olunduk. Bizi bekliyorlar. Biz âlemlerin Rabbinin huzûrunu tercih ettik, dedi.

Bir cumâ günü vefât etti...
Hastalığı ağırlaştı ve 1651 (H.1061) senesi Safer ayının ilk Cumâ günü ikindi vaktine yakın vefât etti. Gaslini, dergâhının câmi imâmı Tatar Ali Efendi yaptı. Ali Efendi ne tarafa çevirmek istediyse Abdülehad Efendinin bedeni kendiliğinden o tarafa döndü. Cenâze namazı Azizzâde Şeyh Abdülbâki Efendi tarafından kıldırılıp Eyüp Nişancası'nda, mürşidi Abdülmecid Sivâsi hazretlerinin türbeleri karşısına defnedildi. Sevenlerinden Yûsuf Ağazâde Mustafa Efendi, kabrinin üzerine bir türbe yaptırdı...

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek

Nefis, Çok Övülmesi Yüzünden Firavunlaştı

Vehbi Tülek

İnsanların Hep Iyi Taraflarını Gör, Günahlarını Araştırma!

Vehbi Tülek

Amellerin En Iyisi, Insanın Kendini Hesâba Çekmesidir

Vehbi Tülek