Abdullah Bin Ömer "kadı Beydâvî"

Abdullah Bin Ömer "kadı Beydâvî"

Zümer sûresi, otuzuncu âyet-i kerimesinde meâlen, (Sen öleceksin. O kâfirler de ölecekler. Sonra kıyamet günü Rabbinizin huzurunda hesaplaşacaksınız. Senin haklı olduğun, müşriklerin, batıl, bozuk olduğu meydana çıkacak) buyuruldu. Mekke kâfirleri, "Muhammed ölecek, ondan kurtulacağız" diyorlardı. Allahü teâlâ da, "Evet, sen öleceksin. Fakat o müşrikler de elbette ölecekler. Kendileri elbet ölecek olan kimselerin, başkasının ölümünü beklemeleri, açık bir cahilliktir" buyuruyor. Bu âyet-i kerime, kâfirlerin yanlış yolda olduklarını bildirmek için geldi. Yoksa, Resûlullah efendimiz öldükten sonra, duymaz, ruhsuz toprak olur gibi bir şey bildirmediği gibi, bununla bir ilgisi bile yoktur. Ölmek, dünya hayatından ayrılmak demektir. Bundan, kabir hayatının yok olması, ruhun da ölmesi anlaşılmaz. Zümer sûresinin kırkdördüncü âyet-i kerimesine gelince, (Kureyş kâfirleri, putların kendilerine şefaat edeceklerini söylüyor. Onlara söyle ki; Allahü teâlânın izni olmadan, hiç kimse şefaat edemez) olarak tefsir edilmektedir. Putların, heykellerin şefaat edemeyeceklerini bildiren âyet-i kerimeyi, Resûlullah efendimiz şefâat edemez diye açıklamak çok yanlıştır. Resûlullah efendimize şefaat etmesi için izin verilecek, O da, dilediği mü'minlere şefaat edecektir. Bakara sûresindeki Âyet-el Kürsi'nin tefsiri de böyle olduğunu bildirmektedir. Müddessir sûresinin kırksekizinci âyet-i kerimesi de, (Şefaat etmelerine izin verilenler, kâfirlere şefaat ederlerse, şefaatleri onlara fayda vermez) demektedir. Bundan anlaşılıyor ki, âyet-i kerimelerin hepsi, şefaat etmek için, mü'minlere yardım etmek için izin verileceğini, kâfirlere şefaat edilmeyeceğini bildirmektedir.
Kâdi Beydâvi hazretleri, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
Cüneyd-i Bağdâdi hazretlerini vefatından sonra rüyada görüp; "İşin nereye vardı?" dediler. "Ahiret işi, bizim dünyada zannettiğimizden daha zordur" buyurdu.

Merkebin Yükü Nedir Bir Sor Bakalım

Vehbi Tülek

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek