Abdülmün’îm Harrânî
Allahü teâlâya şükretmek için, Muhammed aleyhisselâma uymak lâzımdır. Onun yoluna (İslâmiyet) denir. Muhammed aleyhisselâma uyan kimseye (Müslüman) denir. Allahü teâlâya şükretmeye, yâni Muhammed aleyhisselâma uymaya (İbâdet etmek) denir.
İslâm bilgileri iki kısmdır: Din bilgileri ve fen bilgileri. Din bilgileri de ikiye ayrılır: 1- Kalb ile itikad edilmesi, yâni inanılması lâzım olan bilgilerdir. Bu ilimlere (Üsûl-i din) veya (Îman) bilgileri denir. 2- Beden ile veya kalb ile yapılacak, ibâdet bilgileridir. Bunlara (Fürû-i din) veya (Ahkâm-ı islâmiyye) yâhut (Şeriat) bilgileri denir.
Dört mezhepten birine göre ibâdet yapanlar, günah yaparlarsa veya ibâdetlerinde kusur ederlerse, Allahü teâlâ, bunları, dilerse affeder, Cehenneme hiç sokmaz. Dilerse, günahları kadar, azâb eder ise de, yine azâbdan kurtulacaklardır. Dinde zarûri mâlûm olan, yâni câhillerin bile işitmiş olduğu, açık bilgilerden birine bile inanmayanlar, Cehennemde sonsuz azâb göreceklerdir. Bunlara (Kâfir) denir. Kâfirler, Kitaplı ve Kitapsız olmak üzere ikiye ayrılır. Müslüman evladı iken, sonradan dinden çıkarak kâfir olana, (Mürted) denir. Mürted, Mülhid, Zındık, Mecûsi, Putperest, eski Yunan felsefecileri, Münâfık, yetmişiki fırkadan taşkınlık edip kâfir olanlar, Berehmen, Budist, Bâtıni, İbâhi ve Dürzi denilen kimseler, hep Kitapsız kâfirdirler. Hıristiyanların ve Yahudilerin, gökten inen ve sonradan değiştirilip bozulan (Tevrât) ve (İncil) kitaplarına inananları Kitaplı kâfirdir. Bunlar, herhangi bir mahlûkta (Ülûhiyyet sıfatı) bulunduğuna inanırsa, (Müşrik) olur. Allahü teâlânın (Sıfât-i zâtiyye)sine ve (Sıfât-i sübûtiyye)sine (Ülûhiyyet sıfatları) denir.
Kitaplı veya Kitapsız herhangi bir kâfir, Müslüman olursa, Cehenneme girmekten kurtulur. Hiç günahsız temiz bir Müslüman olur. Fakat, (Sünni) bir Müslüman olması lâzımdır. Sünni olmak demek, Ehl-i sünnet âlimlerinden birinin kitabını okuyup, öğrenip, imanının, sözlerinin ve işlerinin buna uygun olması demektir...