Âmine-i Remliyye

Âmine-i Remliyye
"BİRLİK VE MUHABBET YOLU"
Zamânın büyük velilerinden olan Bişr-i Hafi hazretleri, devamlı ondan duâ isterdi. Bir gün Bişr-i Hafi hazretleri hastalandı. Âmine hazretleri, ihtiyar olduğu halde Remle'den kalkıp, Bağdad'a Bişr-i Hafi'nin ziyâretine geldi. Bu sırada İmâm Ahmed bin Hanbel de Bişr-i Hafi'nin ziyâretine gelmişti. O da duâ istedi. Bunun üzerine; Âmine-i Remliyye: "Ey Allah'ım! Bişr-i Hafi ve Ahmed bin Hanbel, Cehennem azâbından kurtulmak istiyorlarsa, onları kurtar ve bağışla..." diye duâ etti ve onlara buyurdu ki:
"Resûlullah efendimizin yolu tevhid, birlik ve muhabbet yoludur. Onun için birçok âlim ve evliyâullah; 'İnsanı doğru yoldan ayıran, sapıklığa götüren yollardan çok sakınınız. Biliniz ki, orta yol daha hayırlıdır' demişlerdir.
[Bir kısım müfessirler sırât-ı müstekimi tefsir ederken buyuruyor ki: 'Allahü teâlâ niçin sırât-ı müstekim buyurdu da sebil-i müstekim buyurmadı. Çünkü sırât lafzı, Cehennem'deki sırâtla ilgilidir. Öyle ki, insan bu dünyâda olan sırâtta, korku ve ümid üzere bulunmalıdır.' Bir kısım müfessirler de 'Sırât ikidir; biri dünyevi, dünyâ ile, diğeri uhrevi, âhiretle ilgilidir. Dünyâda olan sırât; Allahü teâlânın Kur'ân-ı keriminde ve Peygamber efendimizin hadis-i şeriflerinde buyurduklarını Ehl-i sünnet âlimlerinin tefsir ederek bildirdiği doğru yoldur. Uhrevi, âhiretle ilgili sırât ise, hadis-i şeriflerde bildirildiği gibi bütün insanların üzerine sevk edildiği, Cehennem üzerine kurulan kıldan ince, kılıçtan keskin, köprüdür...]

"DÎNİN DİREĞİ NASÎHATTİR!"
Dinin direği nasihattir. Bu sebeple Allahü teâlânın kullarına nasihat etmeli ve yumuşak davranmalıdır. Eğer söz tutmazlarsa onlara yumuşaklıkla hakikati anlatmaya devâm etmelidir. Zirâ Peygamber efendimiz; (Ümmetimden bir topluluk hak üzerine mücâdele etmekte, kıyâmete kadar gâlib olarak devâm edecektir) buyurmuştur. Nasihat edince fitne çıkma durumu varsa, bu hayırlı işten vazgeçilir. Nasihati, kabûl edenlere, dinleyenlere yapmak gerekir..."
Âmine-i Remliyye hazretleri, bu ziyaretten sonra Bağdad'dan Remle'ye dönerken yolda hastalandı ve kısa bir zaman sonra vefat etti...

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek

İmândan Güzel Bir Nîmet Yoktur

Vehbi Tülek

Günah Işlemek, Ölümü Unutmanın Alâmetidir

Vehbi Tülek

Ahiret Yolculuğundan Gâfil Olan Zavallıdır!

Vehbi Tülek

İnsanla Hayvan Arasını Ayıran Fark Edeptir!

Vehbi Tülek