Âmir Bin Füheyre (radıyallahü Anh)

Âmir Bin Füheyre (radıyallahü Anh)
"Hicret arkadaşı" oldu
O günlerde müşrikler iyice azıttılar. Müslümanlara her türlü işkenceyi, ezâ ve cefâyı yapmaktan geri durmadılar. Nihâyet ilâhi izin geldi... Resûlullah efendimiz, en yakını Hz. Ebû Bekir ile Mekke-i mükerremeden Medine-i münevvereye hicret edeceklerdi. Bu emirle iki sâdık dost yola çıktılar. Sevr Mağarası önüne geldiklerinde Mekke çalkalanmakta, her taraf aranmaktaydı. Resûlullaha yardımcı olanın canı tehlikedeydi.
Bütün bunlara rağmen Âmir bin Füheyre hazretleri, Hz. Ebû Bekir'e âit sütlü davarları uygun vakitlerde mağaranın önüne getirdi. Peygamber efendimiz ve Hz. Ebû Bekir'in yiyecek ve içeceğini temin etti. Böylece onlarla beraber hicret etme şerefine de kavuştu.
Resûlullah efendimiz, Mekke'den Medine'ye hicret eden Müslümanları birbirine kardeş yaptığında, Âmir bin Füheyre'yi de Ensâr'dan Hâris bin Evs ile kardeş yaptı.

"Vallahi kurtuldum!"
Hicretin 4'üncü senesinde Necd'liler, Sevgili Peygamberimize (sallallahü aleyhi ve sellem) gelerek kendilerine din öğretecek muallimler istediler. Onlar da Eshab-ı Kiramdan 70 kişiyi oraya gönderdiler. Fakat bu bir tuzaktı! Eshab-ı Kiram, Bi'r-i Mâ'ûne'ye geldiğinde müşriklerin saldırısına uğradı ve Amr bin Ümeyye haricinde hepsi şehid oldu.
Onlardan biri olan Âmir bin Füheyre, Cebbar bin Selma tarafından şehid edilmişti. Cebbar, mızrağını her sapladığında Hz. Âmir; "Vallahi kazandım, kurtuldum!" diyordu. Ruhunu teslim ettiğinde de mübarek cesedinin göğe yükseldiğini gördü.
Bu hadise Cebbar üzerinde büyük bir tesir bıraktı ve daha sonra o da imanla şereflendi...

Mademki O Gelmiyor Biz Ona Gidelim

Vehbi Tülek

Mademki Emrimizi Tutmazsın Hemen Aramızdan Ayrıl

Vehbi Tülek

Nâfileleri Hafife Alan, Farzları Da Hafife Alır!

Vehbi Tülek

Hoca, Talebesini Rûhânî ve Cismânî Terbiye Eder

Vehbi Tülek

Yalan Söyleyen Çirkin Ve Zelîl Olsun!

Vehbi Tülek