Anadolu Velîlerinden Fethullah Verkânisî
"Hiçbir sünneti terk etmeyiniz!"-Ağlamayınız! Allahü teâlâ benim hastalığıma şifâ verirse, sizin babanızım. Eğer şifâ bulamazsam, babanız yâni size sâhip çıkacak olan Muhammed Ziyâüddin'dir. Çünkü onun insâfı diğer insanların insafından fazladır, buyurdu.
Sözlerine şöyle devam etti:
-Ölüm serhoşluğu olan bu son ânımda, gasl ânımda ve defnedilmem esnâsında benimle ilgili hiçbir sünneti terk etmeyiniz!
Fethullah Verkânisi vefât edeceği günün sabahı ebedi yolculuk için gerekli hazırlıkları yaptı. Rabbinin huzûruna temiz çıkmak için gusül abdesti aldırıldı. Sağ tarafının üzerine kıbleye karşı yatırılmasını istedi. Bir an evvel Allahü teâlâya kavuşmayı arzuluyordu. Zaman zaman diğer yanı üzerine de çevriliyordu. Bâtın hâliyle Allahü teâlâyı zikrediyordu. Yâni sesli olarak herhangi bir tesbih veya kelime söylemiyordu...
Misvakının verilmesini söyledi
Bu mübarek zat, vefâtı yaklaştığı sırada misvakının yıkanarak kendisine verilmesini söyledi. Misvakını yıkayıp getirdiler. Bir defâ dişlerini misvakladı. Fakat kollarını oynatacak tâkati kalmadığı için talebelerinden birisi misvakı alıp, onun dişlerini misvaklamaya devâm etti. Ayrıca hocasının halifelerinden Molla Reşid'e; Yâsin sûresini okumasını söyledi. Yâsin-i şerif bitince, Şeyh Fethullah-ı Verkânisi; "Lâ ilâhe illallah..." dedi ve yüzünün su ile mesh edilmesini istedi. Allahü teâlâya kavuşma vaktine yaklaştıkça yüzü güzelleşiyordu...
Nihâyet 1899 (H.1317) senesi Cemâziyelevvel ayının 21. Salı günü Bitlis'te vefât etti...