Bana Nasihat Et Ey Genç

Bana Nasihat Et Ey Genç
Ömer bin Abdülaziz halife olunca, memleketin her tarafından heyetler gelmişti. Hicaz'dan gelen bir heyet, Ömer bin Abdülaziz'in yanına girince, heyette bulunan genç birisi konuşmaya başladı. Ömer bin Abdülaziz;
"Sen dur, yaşlı olanınız konuşsun" diyerek genci ikaz etmek istedi. Genç;
"Ey mü'minlerin emiri! İş yaşa göre ise, Müslümanların içinde senden daha yaşlı olanları yok mu?" deyince, Ömer bin Abdülaziz; "Konuş bakalım" diyerek gence söz verdi. Genç;
"Biz, senden bir şey isteyen ve senden korkan bir heyet değiliz. Biz, bir şey de talep etmiyoruz. Çünkü lütuf ve ihsânınız o kadar çok ki, bize kadar ulaşmıştır. Senden korkmuyoruz, çünkü adâletin bizi korkmaktan emin kılmıştır" dedi. Ömer bin Abdülaziz; "Siz kimsiniz?" diye sorunca, genç;
"Teşekkür heyetiyiz. Teşekkür edip geri dönmek için geldik" dedi. Ömer bin Adülaziz; "Ey genç! Bana nasihat et!" deyince, genç;
"Allahü teâlâ hâllerini râzı olduğu şekilde ıslâh etsin. İnsanlar, Allahü teâlânın onlar üzerindeki merhametine, Tûl-i emellerine, insanların kendilerini medhetmelerine aldanmakta, böylece ayakları kayarak ateşe (Cehenneme) düşmektedirler. Ey Emir-ül-mü'minin! Allahü teâlânın üzerindeki merhameti, Tûl-i emel, insanların seni çok övmesi seni aldatmasın. Eğer aldanırsan ateşe düşen aldananlara dâhil olursun. Eğer aldanmazsan, Allahü teâlâ seni bu ümmetin sâlihleri ile beraber bulundurur" dedi ve sustu. Ömer bin Abdülaziz, gence yaşını sorduğunda, genç; "Onbir" dedi. Nesebini sorunca, Hüseyn bin Ali bin Ebi Tâlib'in oğlu olduğunu söyledi.
Bir gün Ömer bin Hattâb (radıyallahü anh), Ka'b-ül-Ahbâr'a (radıyallahü anh), "Bize nasihat et" dedi. Ka'b-ül-Ahbâr, "Elinizde Allahü teâlânın kitabı, Resûlullahın sünneti yok mu? Bu ikisi size yetmiyor mu?" dedi. Hazreti Ömer "Evet var. Fakat sen ayrıca bize nasihat et" diye üsteleyince, Ka'b-ül-Ahbâr; "Ey Emir-ül-mü'minin! Korkan bir kimsenin amelini yap. Kıyâmet günü yetmiş (70) peygamberin yaptığı amel ile gelsen, orada gördüklerinden dolayı amelini yine az görürdün" buyurdu. Bunları işiten Ömer bin Abdülaziz, düşüp bayıldı.

Dünyâ Ehlinin Bile Ilme Saygısı Vardı!

Vehbi Tülek

Fâtih'in, Kapısından Giremediği Dergâh!

Vehbi Tülek

Tasavvufun Hakîkatinden Gâfil Olandan Sakın!

Vehbi Tülek

Mescid Yapmanın Ve Tâmir Etmenin Fazîleti

Vehbi Tülek

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek