Beyzâde Ali Rızâ Efendi

Beyzâde Ali Rızâ Efendi
Beyzâde Efendi, bir sene arkadaşları ile hacca gitmeye karar verdi. Hanımı o sene hâmile idi. Bir gün hanımı yatakta yatarken dışarıdan et kokusu geldi. Canı bu etten yemek ister ve Beyzâde Efendiye; "Efendi! Şu kızarmış et kimlerde pişiyorsa git benim hatırım için bir parça isteyiver. Canım çekti" deyince, Beyzâde Efendi üzgün bir şekilde dışarı çıktı. Bu kokunun fakir bir komşularının evinden geldiğini anladı. Utanarak kapıyı çaldı ve ayaküstü mevzuyu söyledi. Kapıyı açan kadıncağız; "Olmaz efendim! Pişirdiğim et size lâyık değildir" dedi. Beyzâde Efendinin ısrârı üzerine kadın gerçeği söylemek mecbûriyetinde kaldı ve; "Efendim! Üç günden beri çoluk-çocuk açız. Çocukların ağlamalarına fazla dayanamadığım için, sokakta bir köpek yakalayıp kestim. İşte kızaran et budur. Çocuklarımın seslerinin kesilmesi için kızartıyorum. Onları oyalıyorum" dedi...
Bu durum karşısında gözleri yaşaran Beyzâde Efendi, hemen evine dönerek hac için ayırdığı paranın hepsini kadına vererek (nafile) hacca gitmekten vazgeçti ve arkadaşlarına hacca gidemeyeceğini söyledi. Sebebini öğrenmek istedilerse de, Beyzâde Efendi söylemedi. Bunun üzerine arkadaşları yola koyuldu... Uzun ve zahmetli bir yolculuktan sonra Mekke'ye varan arkadaşları hayret içinde kaldılar. Çünkü Beyzâde Efendi kendilerinden önce gelmişti. Bazıları; "Eğer bizden sonra yola çıkmış olsaydı, mutlaka bizi gelip geçerdi. Biz de onu görürdük. Ama böyle bir şey olmadı" dediler. Kâbe'nin tavâfı esnâsında, namaz kılarken, Arafat'a çıkarken hep en ön saflarda Beyzâde Efendiyi gördüler...
Harput'a döndüklerinde Beyzâde Efendiye bu durumun hikmetini sordular. O da; "Hayır ve hasenât yüzünden. Siz Kâbe'ye yürümekle mi varıldığını sanırsınız?" dedikten sonra, olanların hepsini anlattı. Bundan sonra Harput'ta fakirler hiçbir zaman muhtaç duruma düşmedi. Zenginler fakir aramak için yarıştılar.

Merkebin Yükü Nedir Bir Sor Bakalım

Vehbi Tülek

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek