Bosnalı Abdullah Efendi

Bosnalı Abdullah Efendi
Pek çok talebe yetiştirdi!..
Bosnâvi Abdullah Efendi, Bursa'dan ayrılıp Mısır'a, sonra 1636 senesinde hac vazifesini yapmak için, Hicaz'a gitti. Mekke-i mükerremeyi ve Medine-i münevvereyi ziyâret etmekle şereflendi. Hac dönüşünde, Şam'da Muhyiddin-i Arabi hazretlerinin türbesi yanında inzivâya çekildi. Günlerce ibâdetle meşgûl oldu. Sonra Konya'ya geldi. Sadreddin-i Konevi ve Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi gibi büyüklerin kabirlerini ziyâret edip, rûhâniyetlerinden istifâde etti. Konya'da yerleşip, vefâtına kadar bu şehirde kaldı. Talebelerine ilim öğretmek ve emr-i mârûf yapmakla Allahü teâlânın emirlerini bildirmekle meşgûl oldu. Mısır ve Hicaz'a yaptığı seyâhatlerinde ve Şam'daki ikâmetinde kendisi ile görüşen ilim erbâbı, Abdullah Bosnavi'nin ilmini ve eserlerini çok beğenirlerdi. Yüksekliğini anlayanlar, ilim ve feyzlerinden istifâde etmek için birbirleriyle âdetâ yarış ederlerdi. Arab âleminin meşhûr ulemâsından Garsüddin Halili Muhammed Mirzâ Sürûci, Dımeşki Sûfi, Muhammed Mekkiyy-ül-Medeni, Seyyid Muhammed bin Ebi Bekr Ukûd gibi âlimler, Abdullah Bosnavi'nin talebesi olmakla şereflendiler...
Kaynaklarda Abdullah Bosnavi'nin altmış eserinin ismi verilmektedir. Bunlardan en meşhûru, Muhyiddin-i Arabi hazretlerinin meşhûr eseri Füsûs-ül-Hikem şerhidir.

Konya'da vefât etti...
Abdullah Bosnavi, 1644 (H.1054) senesinde hac dönüşü Konya'da vefât edip, çok sevdiği Sadreddin-i Konevi hazretlerinin türbesi civârında defnedildi. Vefat ederken şöyle vasiyet etti:
"Kabir taşıma, 'Hâzâ kabrû garibillahi fi ardıhi ve semâihi Abdullah el-Bosnâvi er-Rûmi el-Bayrâmi' yazın..."
Bunları söyledikten az sonra da terk-i dünyâ eyledi...

İnsanlara Allah Için Nasîhatte Bulun

Vehbi Tülek

Şükür, Nimeti Değil, Onu Vereni Görmektir

Vehbi Tülek

Dünyâ Için, Dünyâda Kalacağın Kadar Çalış!

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimiz Eshâbı Ile Şakalaşırdı

Vehbi Tülek

Nil'in Suları Azalmış Ve Kıtlık Başlamıştı

Vehbi Tülek