Büreyde Bin Hasib

Büreyde Bin Hasib

Büreyde bin Eslem de kendi kabilesinden yetmiş kişiyle beraber bu işin peşine düşmüştü. Karşılaştıkları zaman, Resûlullah efendimiz ona: "Sen kimsin" diye sordular. "Büreyde" cevabını alınca Resûlullah efendimiz, Hazreti Ebû Bekir'e dönüp;

"Yâ Ebâ Bekir! İçimiz serinledi ve iyi oldu" buyurdular. Sonra "Kimlerdensin" diye suâl ettiler. "Eslem kabilesindenim" deyince, "Selâmetteyiz" buyurdular. Tekrar "Eslem'in hangi kolundan" diye sordular. "Sehm kolundan" cevabını alınca, "Yâ Ebâ Bekir senin nasibin çıktı" buyurmuşlardır. Bu sefer Büreyde, Resûlullaha "Ya sen kimsin" dedi. Resûlullah "Allahü teâlânın Resûlü Muhammed" buyurunca, Büreyde "Eşhedü en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve resûlüh" diyerek o ve yanındakiler de imân ettiler...

Hazreti Büreyde, Resûlullah efendimiz ile beraber birçok muharebelere katılmış Mekke'nin fethinde bulunmuştur. Son zamanlarında Üsâme (radıyallahu anh) kumandasında Şam tarafına gönderdiği orduda sancak taşımıştır. Resûlullah'ın vefâtından sonra Eshâb-ı kiram çoğunlukla İslâmı yaymak ve hizmet için, etrâfa dağılmışlardı. İşte, İslâm'a hizmet ve onu her tarafa yayma aşkı ve ateşi ile rûhu yanan bu büyük sahabi Hazreti Osman zamanında, Horasan'a gönderilen ordu içerisinde de yerini almıştı. 63 (m. 683) senesinde, Horasan'da vefât etti.

Büreyde hazretleri, çok hadis-i şerif ezberlerdi. 164 hadis-i şerif rivâyet etti. Bizzat işiterek rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

"Kim Kur'ân-ı kerimi, okur, onu dünyâ kazancı için vasıta yaparsa, kıyâmet gününde, yüzü, etten soyulmuş bir kemikten ibâret olarak Arasat meydanına gelir."

"Kabir ziyâretini size yasaklamıştım. Bundan sonra ziyâret edebilirsiniz. Böylece ibret alır, gafletten kurtulursunuz."

"Münâfık adamlara, seyyid yani efendi, tabirini kullanmayınız (Hürmet göstermeyiniz). Çünkü onlar, seyyid olur, başkalarından üstün sayılırsa, Allahü teâlânın gazâbını celbetmiş olursunuz."

"Karanlıkta, mescidlere fazla gidenlere, kıyâmette tam bir nûra kavuşacaklarını müjdeleyiniz."

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek

İmândan Güzel Bir Nîmet Yoktur

Vehbi Tülek