Büyük Şair Hafız-ı Şirazi

Büyük Şair Hafız-ı Şirazi
Hafız-ı Şirazi, Timur Han ile görüşmüştür. Bu hususta şöyle bir hikâye nakledilmiştir:
Timur Han, Şiraz halkına altından kalkamayacakları yeni vergiler salmıştı. Şirazlılar, Hafız-ı Şirazi'yi vergilerin azaltılması için Timur Hana gönderdiler. Timur Han da, Hafız-ı Şirazi'nin şu beytini okur:
Eger ân Türk-i Şirâzi bedest âred dil-i mârâ/Behâl-i hindûyeş bahşem, Semerkand ü Buhârâ-râ..."Eğer o Şirazlı Türk güzeli gönlümüzü tutsak ederse; yanağındaki siyah ben için Semerkand ve Buhara'yı bağışlardım..."
Sonra der ki; "Sen ki sevgilisinin yüzündeki bir ben için Semerkand ve Buhara'yı bağışlayacak kadar zenginsin de/Ya nice yoksulluktan söz eder ve saldığımız vergiyi ödemezsin?!." Hafız'ın Timur Han'a cevabı müthiştir:
"İşte ey Han'ım, bu ölçüsüz cömertliğimiz yüzünden, vere vere bu hallere düştük!."

GECE YAPILAN DUA...
Divan'ındaki bir Farisi beyit şöyledir: "Dilâ be sûz ki sûz-i tû kârhâ be küned/Niyâz-ı nim-şebi def-i sed belâ be küned" (Gönül yan, senin yanışın nice işler halleder/Gece yarısı bir dua nice yüz belayı defeder...)
Bu büyük İslam şairi doğduğu yer olan ve şiirlerinde çok methettiği Şiraz'da 1389 (H. 791)'da vefat etti ve oraya defnedildi. Daha sonra kabri üzerine mükemmel bir türbe yaptırılmıştır. Vefatına yakın söylediği bir beyt şöyledir:
"Mâ hâsili hûd der seri hemhâne nihadim/Mahsûl-ü duâ der reh-i cânâne nihadim" (Biz her şeyimizi aşk yolunda bağışladık/Duadan elimize geçeni sevgiliye bağışladık...)

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek

İmândan Güzel Bir Nîmet Yoktur

Vehbi Tülek

Günah Işlemek, Ölümü Unutmanın Alâmetidir

Vehbi Tülek

Ahiret Yolculuğundan Gâfil Olan Zavallıdır!

Vehbi Tülek