Büyük Fıkıh âlimi Abdullah Yâfiî

Büyük Fıkıh âlimi Abdullah Yâfiî
"O'NDAN YÜZ DÖNDÜRME!"
"Üzüntülerini at, işini kazâya bırak,
Ba'zan darlık açılır, ba'zan dar olur fezâ
Sıkıntının ardından bakarsın gelir rızâ,
Bir hâlle sevinirsin, mâziyi unutturur,
Allah dilediğini yapar, sen O'ndan yüz döndürme..."
Bunu okuyunca rahatladım. Allahü teâlâ kalbimi ilme karşı genişletti. Bu sebeple Mekke-i mükerremeye gittim. Orada bir müddet ilim öğrendim..."
Mekke'de yaşayan sâliha hanımlardan birisi, Resûl-i ekremi (sallallahü aleyhi ve sellem) rüyâsında gördü. Rüyâsını şöyle anlattı: Fahr-i âlem efendimiz, Abdullah Yâfii'nin kapısının önünde duruyor idi. Sonra; "Ey Yâfii! Allahü teâlâya karşı sana ben kefilim" buyurdu ve bunu üç sefer tekrarladı. Sonra Resûl-i ekrem, eli ile İmâm-ı Yâfii'nin evinin önünü işâret ediyordu. Evin önünde fakirlerden bir cemâat bulunuyor ve ondan yiyecek bir şey istiyorlardı..."

"SEN ONU GÖRECEKSİN!"
Şeyh Kudât Mecdüddin-i Şirâzi şöyle anlatır:
Bir gece rüyâmda Mekke-i mükerremede olduğumu gördüm. Elimde birkaç cüzlük bir hadis kitabı vardı. Kendi kendime; "Mekke'de birkaç büyük âlim var, onların yanına gidip bu kitabı okuyayım" dedim. O sırada bir ses; "O kimselerin Allahü teâlâ katındaki kıymetleri, İmâm-ı Yâfii'den büyük değildir" dedi. İçimde bir şüphe uyandı.
Sonra aynı ses; "Şam ve Mısır'da kadri ve kıymeti ondan daha büyük kimse yoktur" dedi. O anda dışarı çıktım. Yoldan geçen birine rüyâmı anlattım. O da; "Sen onu göreceksin, güneş gibi olacak ve sonra da vefât edecek" dedi. Heyecanla uyandım. Rüyâmın hepsini bir kâğıda yazdım ve tarihi kaydettim. Sonra rüyâmı Kâbe'de bazı sâlih kimselere anlattım. Onlar bana! "İmâm-ı Yâfii zamânın kutbudur" dediler. Kutub olduğu günden yedi gün sonra vefât etti.

Mescid Yapmanın Ve Tâmir Etmenin Fazîleti

Vehbi Tülek

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek