Câferi Sâdık'a Itiraz Eden Adam

Câferi Sâdık'a Itiraz Eden Adam
"SA­NA ÜÇ NA­Sİ­HA­TIM VAR..."
Süf­yân-ı Sev­ri; "Ba­na bir ha­dis-i şe­rif nak­let­me­dik­çe bu­ra­dan ay­rıl­ma­ya­ca­ğım, ey İmâm!" de­di.
Câ­fer-i Sâ­dık;
"Çok sö­zün sa­na fay­da­sı yok­tur. Ben ata­la­rım­dan ri­vâ­yet­le Re­sû­lul­lah'tan bil­di­ri­len şu üç şe­yi sa­na an­la­ta­yım, de­di. Bu üç şey şu­dur: Al­la­hü te­âlâ­nın ni­me­ti­ne ka­vu­şan ve bu ni­me­tin de­vam­lı ol­ma­sı­nı is­te­yen kim­se, Al­lah'a hamd ve şük­rü­nü ço­ğalt­sın! Zi­râ Al­la­hü teâ­lâ Kur'ân-ı ke­rim­de İb­râ­him sû­re­si onun­cu âye­tin­de meâ­len; (Ni­met­le­ri­min kıy­me­ti­ni bi­lir, em­ret­ti­ğim gi­bi kul­la­nır­sa­nız, on­la­rı art­tı­rı­rım. Kıy­me­ti­ni bil­mez, bun­la­rı be­ğen­mez­se­niz, eli­niz­den alır, şid­det­li azâb ede­rim) bu­yur­du. Bir kim­se, rız­kı azal­dı­ğı za­man çok töv­be ve is­tig­fâr et­sin! Zi­râ Al­la­hü teâ­lâ Nuh sû­re­sin­de töv­be ve is­tig­fâr eden­le­rin, gü­nâh­la­rı­nı ba­ğış­la­ya­ca­ğı­nı ve rı­zık­la­rı­nı art­tı­ra­ca­ğı­nı va­ad edi­yor. Bir kim­se sul­tan­dan ve­ya her­han­gi şey­den sı­kın­tı gö­rür ve bir be­lâ­ya uğ­rar­sa; 'Lâ hav­le ve­lâ kuv­ve­te il­lâ bil­lâ­hil-aliy­yil-azim' de­sin!"
Bu­nun üze­ri­ne Süf­yân-ı Sev­ri de­di ki:
"Hep­si, bu üçü mü­dür?"
Câ­fer-i Sâ­dık bu­yur­du ki:
"Bun­la­rı iyi an­la! Al­la­hü te­âlâ­ya ye­min ede­rek söy­lü­yo­rum ki, bun­la­rı ya­par­san çok ih­sân­la­ra, iyi­lik­le­re ka­vu­şur­sun..."

HER­KE­SE DERS OL­DU!
Ha­kem bin Ab­bâs-ı Kel­bi bu­yu­ru­yor ki:
"Be­nim Zeyd is­min­de bir am­cam var idi. O, Câ­fer-i Sâ­dık haz­ret­le­ri­ne çok iti­râz­da bu­lu­nur­du. Bir gün bir hur­ma mev­zu­u açıl­dı. Yi­ne çok iti­râz­da bu­lun­du ve; Câ­fer-i Sâ­dık ne­re­de, böy­le iş­ler ne­re­de?" de­di. Câ­fer-i Sâ­dık'ın bu söz­den ha­be­ri ol­du ve şöy­le bu­yur­du:
"Yâ Zeyd-i Kel­bi, eğer böy­le bir şey var­sa, Al­la­hü teâ­lâ sa­na, kelb bü­yük­lü­ğün­de bir hay­van mu­sal­lat et­sin ki o hay­van se­ni he­lâk et­sin."
Bir gün Zeyd bir ye­re gi­der­ken, yol­da kö­pek bü­yük­lü­ğün­de bir ars­lan sal­dır­dı ve onu öl­dü­rüp ci­ğer­le­ri­ni sök­tü. Bu olay­dan son­ra kim­se Câ­fer-i Sâ­dık'a iti­râz­da bu­lun­ma­dı...

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek