Dede Mehmed Efendi

Dede Mehmed Efendi

Güzel huyların hepsi Resûlullah efendimizde toplanmışdı. Güzel huyları, Allahü teâlâ tarafından verilmiş olup, çalışarak, sonradan kazanmış değil idi. Bir Müslümanın ismini söyleyerek lanet etmemiş ve asla mübarek eli ile kimseyi dövmemiştir. Kendi için hiçbir şeyden intikam almamıştır. Akrabasına, eshâbına ve hizmetçilerine tevazu ederek, iyi muamele eylerdi. Ev içinde çok yumuşak ve güler yüzlü idi. Hastaları ziyarete gider, cenazelerde bulunurdu. Eshabının işlerine yardım eder, çocuklarını kucağına alırdı. Fakat kalbi bunlarla meşgul değildi. Mübarek ruhu melekler âleminde idi...
Resûlullah efendimizi ansızın gören kimseyi korku kaplardı. Kendisi yumuşak davranmasaydı, Peygamberlik hallerinden kimse yanında oturamaz, sözünü işitmeye takat getiremezdi. Halbuki kendisi hayâsından, mübarek gözleri ile kimsenin yüzüne bakmazdı...
Fahr-i âlem efendimiz insanların en cömerdi idi. Bir şey istenip de yok dediği görülmemiştir. İstenilen şey varsa verir, yoksa, cevap vermezdi. O kadar iyilikleri, o kadar ihsanları vardı ki, Rum imparatorları, İran şahları, o kadar ihsan yapamazlardı. Fakat kendisi sıkıntı ile yaşamayı severdi. Öyle bir hayat yaşıyordu ki, yemek ve içmek hatırına bile gelmezdi. Yemek getirin yiyelim veya falanca yemeği pişiriniz demezdi. Yemek getirirlerse yer, her ne meyve verseler kabul ederdi. Bazen aylarca az yer, açlığı severdi. Bazen de çok yerdi. Yemek sonunda su içmezdi. Suyu otururken içerdi. Başkaları ile yemek yerken, herkesten sonra el çekerdi...
Herkesin hediyesini kabul ederdi. Hediye getirene karşılık olarak, kat kat fazlasını verirdi...

Merkebin Yükü Nedir Bir Sor Bakalım

Vehbi Tülek

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek