Ebû Bekr Vâsıtî
İnsanlara rehber oldu...Ebû Bekr Vâsıti, Horasan beldelerinden Merv'de çok talebe yetiştirdi. Zamânındaki insanların rehberi oldu. Hakikat ve mârifete dâir ondan güzel konuşanı görülmedi.
Bu mübarek zat, vakitlerini ibâdetle geçirirdi. Zaman zaman kendinden bahseder: "Ebû Bekr Vâsıti bülûğ çağına erdiğinden beri kimse gündüzleri yediğine ve hiçbir gece de uyku uyuduğuna şâhid olmamıştır. İbâdeti korumak, onu yapmaktan daha zordur. O, tıpkı çabuk kırılan cam eşyâ gibidir. Ona, riyâ, gurur, ucub, kibir dokunsa ve değse, kırar" buyururdu.
Ebû Bekr Vâsıti, insanları Allahü teâlânın emir ve yasaklarını yerine getirmeye teşvik ederdi. Bu hususta; "Yüzünü nefsine döndüren, sırtını dine döndürmüş olur. Yüzünü dine döndüren sırtını nefsine döndürmüş olur. Nefsinin istediği işlere değil, nefse aykırı olan işlere gönül ver" buyurur ve; "En büyük ibâdet, vaktini boş yere harcamamaktır" derdi.
"Bize vasiyette bulun!"
Ebû Bekr Vâsıti hazretlerine velinin mânevi hâlinden sordular. O; "Allahü teâlâ; evliyâsını başlangıç hâlinde ibâdeti, olgunluğunda lütufları ile örterek terbiye eder. Sonra onu kendisi için takdir edilen mânevi sıfatlara garkeder. Daha sonra vakitlerini Allahü teâlâ için geçirmenin zevkini tattırır" buyurdu.
Bir gün de buyurdu ki: "Yaptığı ibâdetine güvenmek, Allahü teâlânın ihsânını unutmaktandır."
Ebû Bekir el-Vâsıti hazretlerinin son hastalığında, "Bize vasiyette bulun" diyenlere, "Allahü teâlânın sizden istediği hakkına, riâyet edin" dedi.