Ebül-hasan El-kûsî Hazretleri
Talebelerine ve sevenlerine verdiği muhtelif vaaz ve nasihatler sırasında buyurdu ki:"İnsanlar arasında tanınmak isteyen, âhiretin tadını alamaz."
"Şöhreti seven kimse, Allah'tan korkmaz."
"Övülmekten hoşlanmak kadar ahmaklık düşünülemez."
"Dünyâ ve âhirette elem ve kederlerden kurtumak istiyenler, kötü ahlâk sâhipleriyle görüşmemelidir."
"Tasavvuf nedir?" diye sorulunca, buyurdu ki: "Tasavvuf üç anlama gelir. İlki mârifet nûruna ârif olmak ve verâ hâlini kaybetmemektir. İkincisi, dış görünüşünü bâtıl olan şeylerden alıkoymaktır. Sonuncusu ise kerâmetlerini gizlemektir."
"İnsanlardan biri, Allahü teâlâya tevekkül ettim, diyor. Halbuki Allahü teâlâya karşı yalan söylüyor. Gerçekten Allahü teâlâya tevekkül etseydi, O'nun, hakkındaki muâmelesine de râzı olurdu."
"Hüzün pâdişâhtır. Bir yere yerleşince oraya başka bir şeyin yerleşmesine râzı olmaz."
"İnsanları memnun etmek, ulaşılamayan gâyedir."
"Bir zaman gelecek ki, ünsiyet sâhibi (dost, ahbap) kardeş, helâl bir lokma ve sünnete uygun bir amel o zaman çok az olacak."
HİKMET SAHİBİ OLMAK İÇİN...
"Kim Allahü teâlâya yaklaşırsa, insanlardan uzak kalır... Ey kardeş! Bunu bil ve içini dünyâ sevgisi ve şehvetinden temizle. Allahü teâlâyı çok zikret. Kalbini iyice temizlediğin zaman, Allahü teâlâ seni hikmetle konuşturur ve sen zamânın bir hakimi olursun. Fakat dünyâ sevgisi ve şehveti ile birlikte hikmet sâhibi olamazsın" buyurdu.
"İnsanların sırlarını ortaya çıkaracak sorular sorma."
"Nefsim için en güvendiğim amelim, Peygamber efendimizin Eshâbına sevgi ve hürmetimdir."
"Böbürlenmen, kendi ibâdetini çok, başkasınınkini az görmendir."
Ebü'l-Hasan el-Kûsi hazretleri, vefatına yakın buyurdu ki:
"Makâmların en yükseği, ölünceye kadar fakirliğe sabretmektir."