Ebü’l-abbas El-mukrî
Bekara sûresi 253'üncü âyet-i kerimede meâlen (Bu Peygamberlerin bir kısmını, kendilerine verilen özellikler ile diğerlerinden üstün kıldık...) buyurmuştur. [Emânet, sıdk, tebliğ, adâlet, ismet, fetânet, emnül-azl sıfatlarının bütün Peygamberlerde bulunduğuna inanmak lâzımdır.] Nitekim Resûlullah "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem" şöyle buyurmuşdur: (Peygamberler arasında ayırım yapmayınız!) Ancak biz, Peygamberimizin dahâ faziletli olduğunu biliriz. Çünkü Onun, diğer Peygamberlerden faziletli olduğu nâss ile, yani âyet-i kerime ve hadis-i şerifler ile sâbittir. Hadis-i şerifte şöyle bildirilmiştir: (Ben, Âdemoğullarının seyyidiyim, öğünmüyorum!) (Ben önce ve sonra gelenlerin en kerimiyim, övünmüyorum!) Hazret-i Muhammed hâtemün nebiyyin [Son Peygamber olarak] ve Seyyidil mürselin [Bütün resûllerin en üstünü olarak], âlemlere rahmet ve kıyâmet gününün şefa'âtcisidir. Nitekim bu husûs âyet-i kerime ile sâbit olmuştur. Allahü teâlâ [Ahzâb sûresi 40'ıncı âyetinde meâlen] (Muhammed, erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allahın resûlü ve Peygamberlerin sonuncusudur.) ve [Enbiyâ sûresi 107'nci âyetinde meâlen] (Ey Resûlüm! Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik!) buyurmuştur.
Muhammed aleyhisselâm bütün insanlara ve cinlere Peygamber olarak gönderilmiştir. Onun dininin gönderilmesi ile bütün dinler nesh olmuş, yürürlükten kaldırılmıştır. Ona Kur'ân-ı kerim gönderilince, diğer semâvi kitaplar nesh edilmiş, hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır. [Bu kitaplar, dahâ önce insanlar tarafından tahrif edilmiş, bozulmuş idi. Bugün aslı üzere Tevrât ve İncil yoktur. Olsa bile, nesh edilmiş olduğundan makbûl değildir.] Onun gönderilmesi ile Peygamberlik son buldu. Ondan sonra Peygamber gelmeyecektir. Onun dine davetinden başka, diğer davetler merdûddur, kabûl olunmaz. Zirâ İslâm dini Onun gelmesi ile ve O hayâtta iken kemâle erdirilmiştir. Nitekim; [Mâide sûresi 3'üncü âyetinde meâlen], (Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim) buyurulması bu husûsu bildirmektedir. (Güzel ahlâkı temâmlamak için gönderildim) buyurulan hadis-i şerif de, bunu gösteren açık bir şâhiddir. O hâlde, kemâl üzerine fazla söylemek noksanlıktır.