Ehl-i Beytim, Nûh’un Gemisi Gibidir

Ehl-i Beytim, Nûh’un Gemisi Gibidir
Hazreti Ali (radıyallahü anh), Resûlullah efendimizden (sallallahü aleyhi ve sellem) bildirir. Buyurdu ki: “Şa’bân-ı şerîfin onbeşinci (Berât) gecesi olunca, o geceyi ihyâ ediniz ve gündüzünde oruç tutunuz. Muhakkak ki, Allahü teâlâ, mağfiret olunmak isteyen yok mudur, mağfiret edeyim, rızık isteyen yok mudur, rızık vereyim, isteyen yok mudur vereyim buyurur. Bu hâl sabaha kadar devam eder.” Resûlullah efendimizin yanına bir âmâ geldi. Gözlerinin açılması için duâ etmesini diledi. Resûlullah efendimiz ona “İstersen duâ edeyim, istersen sabret. Sabretmek, senin için daha iyi olur” buyurdu. Âmâ “Duâ etmeni istiyorum. Yardım edecek kimsem yoktur, çok sıkılıyorum” deyince, Resûlullah efendimiz “İyi bir abdest al! Sonra şu duâyı oku” buyurdu: “Yâ Rabbî! İnsanlara rahmet olarak gönderdiğin sevgili Peygamberin ile sana teveccüh ediyor, yalvarıyorum. Senden istiyorum! Yâ Muhammed! Dileğimin hâsıl olması için Rabbime senin ile teveccüh ediyorum. Allahım! O’nu bana şefaatçi eyle!” Âmâ bu duâyı okudu. Kalktı ve gözü açılıp görerek gitti. Halife Osman (radıyallahü anh), birinin bir dileğini kabul buyurmuyordu. Bu kimse, Eshâbdan Osman bin Hanîf’e (radıyallahü anh) gelip, yardım etmesini istediğinde, ona bu duâyı okumasını öğretti. Okuyup da, halîfenin yanına gidince, dileğinin kabûl olunduğunu bildiriyor. Enes bin Mâlik’ten (radıyallahü anh) rivâyetle, Peygamberlerin kabirlerinde çürümediğini şöyle bildirdi: Hadîs-i şerîfte, Resûlullah efendimiz “Peygamberler kabirlerinde diridirler, namaz, kılarlar” buyurdular. Abdullah ibni Abbâs (radıyallahü anhüma) buyurdu ki: Resûlullah efendimiz (Abbâs bendendir ve ben Abbâs'tanım) buyurdu. Yine Abdullah’ın (radıyallahü anh) haber verdiği hadis-i şerifte (Nîmetlerini size bol bol gönderen Allahü teâlâyı seviniz. Allahü teâlâyı sevdiğiniz için, beni de seviniz. Beni sevdiğiniz için, Ehl-i beytimi seviniz!) buyurdu. Ebû Zer Gıfârî (radıyallahü anh) buyurdu ki: Resûlullah efendimiz buyurdu ki: (Biliniz ki, içinizde, Ehl-i beytim, Nûh’un gemisi gibidir. Gemiye binen kurtulduğu gibi, Ehl-i beytimi seven kurtulur. Bunlara uymayan helâk olur.)

Mescid Yapmanın Ve Tâmir Etmenin Fazîleti

Vehbi Tülek

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek