Ezan Okuyana Ağaç

Ezan Okuyana Ağaç
Akıncılar beklenirken, kale içindeki Öğürdürce kilisesinden yanık bir ses duyuldu. Askerler ne olduğunu anlamamakla beraber, yüzlerini hemen oraya çevirdiler ve dikkat kesildiler. Hayır hayır... Bu ahenkli sesin kelimeleri İtalyanca değildi. Ama meseleyi kavramaları hiç de güç olmadı: Henüz görmedikleri biri ezan okuyordu.Askerler, kılınçlarının kabzalarına el atıp hızla oraya seğirttiler. Ezan sesi, kilisenin önün deki servi ağacından gelmekteydi ve şüphesiz orada gizlenmiş bir Müsliman vardı. Ama nere de?.. Askerler, ağacın çevresini dolanmalarına, kılıçlarıyla sık dalları budamalarına, tepe nokta sına kadar her yanını gözden geçirmelerine rağmen kimseyi bulamadılar. Ve sonunda "insani değil" hükmüne vararak geri döndüler. Döndüler ama, zaten bozuk olan moralleri sıfıra inmiş gibiydi. Çünkü görünmeyen bir kaynaktan gelen bu ezan sesini, elbette kendi lehlerine bir ilahi işaret olarak yorumlayamaz lardı. Anlaşılan o ki kaleyi ellerinde tutamayacaklardı. Nitekim tahminlerinde de yanılmadılar. Osmanlı akıncılarının savletlerine dayanamayan Draç kalesi 13 Ağustos 1502 günü teslim oldu.

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek

Nefis, Çok Övülmesi Yüzünden Firavunlaştı

Vehbi Tülek

İnsanların Hep Iyi Taraflarını Gör, Günahlarını Araştırma!

Vehbi Tülek

Amellerin En Iyisi, Insanın Kendini Hesâba Çekmesidir

Vehbi Tülek